Omağ, Merih KemalMamak, Mustafa Kemal2021-09-092021-09-092009https://katalog.marmara.edu.tr/veriler/yordambt/cokluortam/D/C/E/D/B/T0064031.pdfhttp://hdl.handle.net/11424/192418ÖZETİşbu çalışmanın konusu AB Bankacılık Hukukunun temel ilkeleri olan Karşılıklı Tanıma, Ev Sahibi Ülke Kontrolü ve Gerekli Harmonizasyon analiz edilmesidir. Ev Sahibi Ülke Kontrolü İlkesine göre bir kredi kuruluşunun denetlenmesi söz konusu kredi kuruluşunun lisans aldığı ilgili üye ülkenin yetkili kurumlarının sorumluluğundadır. Karşılıklı Tanıma İlkesi uyarınca lisans almış bir kredi kuruluşu tüm diğer AB üye ülkelerinde yerel şubeler açabilir veya sınır-ötesi bankacılık hizmetleri sağlayabilir (“tek lisans” olarak tanımlanan kavram). Bu amaçlarla, AB mevzuatı kredi kuruluşu tanımı, banka lisansı için temel kriterler, basiretli banka denetimi için ortak standartlar ve muhasebe ilkeleri de dahil olmak üzere temel kavramların asgari harmonizasyonu öngörmektedir.AT Antlaşması kredi kuruluşlarının denetimi de dahil AB bankacılık hukuku için sınırlı dayanak ihtiva etmektedir. Bu nedenle, AB hukuku ikincil mevzuat ve AB Adalet Divanının kararları çerçevesinde gelişim göstermiştir ve kamu yararı, kamu menfaati, ikincillik ve orantılılık ilkeleri gibi çeşitli genel ilkelere dayanmaktadır. Buna göre, AB mevzuatı, bankacılık mevzuatı da dahil, bu genel ilkeler ışığında yorumlanmalıdır.AT Antlaşmasındaki bankacılık ile ilgili düzenleme eksikliğinin ikincil mevzuat tarafından doldurulduğunun ve AB bankacılık mevzuatının belirli bir düzeye kadar uyumlaştırılmış olduğu söylenebilir. Bununla birlikte, özellikle Üye Ülke Kontrolü ilkesi ile ilgili potansiyel problemlerin bulunduğu gözlemlenmektedir. Para politikası, finansal istikrar ve finansal kuruluşların düzenlenmesi ve denetlenmesi alanında faaliyet gösteren birçok kurum ve komitenin bulunmasına rağmen, AB ölçeğinde faaliyet gösteren kredi kuruluşlarının düzenlenmesi ve denetlenmesi ile ilgili olarak AB sisteminde bir merkezi otorite boşluğu bulunmaktadır.İşbu çalışmada, bankacılık alanındaki gelişmeler özelikle de yakın tarihli bankacılık krizi ve bu krizin mevcut yönetimi ile farklı sektörlerde ve sınırları aşan işlemlerin sayısının arttığı gerçeği ışığında daha merkezi bir finansal kuruluşlar denetleme kurumunun mevcudiyetinin tercih edilir olduğu öne sürülmektedir. Bu maksatla, AT Antlaşmasının 105nci Maddesi özellikle önemlidir çünkü söz konu maddeye göre Avrupa Merkez Bankası (AMB)’na, kredi kuruluşları ve de sigorta kuruluşları hariç diğer finansal kuruluşların basiretli denetimine ilişkin politikalarla ilgili görevler verilebilecektir.Gerçekten de, Avusturya Maliye Bakanlığının talebi üzerine, finansal piyasalar denetleme kurumunun kurulması ve organizasyonu hakkında ve de bankacılık, menkul kıymetlerin denetimi, yatırım fonları, sermaye fonları, mevduat bankaları, kooperatif bankalar (building society), mortgage (konut kredisi) bankaları, mortgage (konut kredisi) tahvilleri, menkul kıymetler borsası, sigortacılık denetimi, motorlu araç üçüncü kişi sorumluluk sigortası, emeklilik fonları, sermaye piyasası, sermaye şirketleri, sınırlı sorumlu şirketler ve Ulusal Bank (National Bank)’a ilişkin kanunlar ile Ticaret Kanununu değiştiren Federal Kanunun taslak düzenlemesine ilişkin olarak verdiği 25 Mayıs 2001 tarihli mütalaasında AMB, giderek artan şekilde entegre olan finansal piyasalarda ortaya çıkabilecek denetim konularına çözüm amacıyla AT Antlaşmasının merkez bankasına dayanan bir düzenleme ihtiva ettiğini ve AT Antlaşmasının 105(6) Maddesinin, AMB’na kredi kuruluşlarının ve de sigorta şirketleri hariç diğer finansal kuruluşların denetlenmesi çerçevesinde özel görevler verilmesine dair basitleştirilmiş bir süreç öngördüğünü belirtmiştir. AMB aynı mütalaasında ayrıca, para ve finansal piyasalardaki gelişmeler hakkında sahibi oldukları bilgi ve deneyim ve ödeme sistemleri ile para politikası işlemlerindeki rolleri nedeniyle merkez bankalarının finansal istikrar ile ilgili sorumluluğun yerine getirilmesi konusunda genellikle daha avantajlı bir konumda olduklarını ve de sahip olduğu finansal istikrar rolü ışığında OeNB (Avusturya Merkez Bankası)’nin, Finanzmarktaufsichtsbehörde (FMA) ile yakın işbirliği içerisinde, finansal aracıların basiretli denetiminin yerine getirilmesine katkıda bulunması amacıyla açıkça görevlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.ABSTRACTThe subject of this study is to analyze the basic principles of the EU Banking law namely, the Mutual Recognition, Home Country Control and Essential Harmonization. According to the principle of Home Country control, the supervision of a credit institution is the responsibility of the competence authorities of the Member State where it was licensed. As per the principle of Mutual Recognition any licensed credit institution may establish local branch or provide cross-border banking services throughout the EU (the so-called “single license” concept). For these purposes, the EU legislation provides for the minimum harmonization of basic concepts, including the notion of a credit institution, criteria for bank licensing and common standards for prudential supervision and accounting principles. The EC Treaty provides limited basis for EU banking law including the supervision of credit institutions. Hence, the EU law has evolved under the secondary legislation and case law of the ECJ and is based on various general principles of law including, among others, public interest, public good, subsidiaritiy, proportionality etc. Hence, any EU legislation, including the banking laws, would be interpreted in light of these principles.It can be said that the secondary legislation has filled the lack of banking related provisions in the EC Treaty and the EU banking legislation has been harmonized to a certain extent. Nonetheless, it seems like there are potential problems relating to the so-called principle of home country supervision. Although, there are a number of institutions and committees active in the field of the monetary policy, financial stability and the regulation and supervision of financial institutions, the EU system lacks a central authority for the regulation and prudential supervision of the credit institutions operating within the EU. This study argues that in light of the developments in the field of banking, in particular the recent banking crisis and the current management of such crisis as well as the increase in the number of cross sectoral and cross border transactions, it is preferable to have a more centralized financial institutions supervisor. For this purpose, Article 105 of the Treaty is of particular importance since under the said Article, the ECB may be given the tasks concerning policies relating to the prudential supervision of credit institutions and other financial institutions with the exception of insurance undertakings.In fact, the ECB has stated in its opinion of 25 May 2001 issued at the request of the Austrian Ministry of Finance on a draft Article of the Federal law establishing and organising the financial market supervisory authority and amending the laws relating to banking, securities supervision, investment funds, equities funds, savings banks, building societies, mortgage banks, mortgage bonds, the IAPL, the stock exchange, insurance supervision, motor vehicle third party liability insurance, pension funds capital markets, the Commercial Code, companies limited by shares, limited liability companies and the National Bank that the EC Treaty contains a provision relying on the central bank to address supervisory issues which may arise in increasingly integrated financial markets and Article 105(6) of the EC Treaty envisages a simplified procedure to confer upon the ECB specific tasks in the context of supervision of credit institutions and other financial institutions with the exception of insurance firms. More importantly, the ECB itself goes on to state in the same opinion that central banks are in general in an advantageous position to fulfil the responsibility for financial stability, given their insight into money and financial market developments and involvement in payment systems and monetary policy operations and in view of its financial stability role, the OeNB (Central Bank of Austria) should be expressly assigned the task of contributing to the conduct of prudential supervision of financial intermediaries, in close cooperation with the Finanzmarktaufsichtsbehörde (FMA).VII,218y.enginfo:eu-repo/semantics/openAccessAvrupa BirliğiBanka HukukuFinansal Hizmetler EndüstrisiYasa ve YasamaAvrupa BirliğiBankacılıkFundamental principles of European Union banking lawmasterThesis