Person:
AĞRALI, ÖMER BİRKAN

Loading...
Profile Picture

Email Address

Birth Date

Research Projects

Organizational Units

Job Title

Last Name

AĞRALI

First Name

ÖMER BİRKAN

Name

Search Results

Now showing 1 - 10 of 17
  • PublicationOpen Access
    Cytotoxicity of Different Nano Composite Resins on Human Gingival and Periodontal Ligament Fibroblast Cell Lines: An In Vitro Study
    (MDPI, 2020-03-01) YILMAZ GÖLER, AYŞE MİNE; Kavuncu, Gamze; Yilmaz, Ayse Mine; Yilmaz, Betul Karademir; Atali, Pinar Yilmaz; Altunok, Elif Cigdem; Kuru, Leyla; Agrali, Omer Birkan
    The aim of this study is to determine the cytotoxicity of three different nano composite resins (CRs) on human gingival fibroblast (hGF) and periodontal ligament fibroblast (hPDLF) cell lines. These CRs selected were nanohybrid organic monomer-based Admira Fusion (AF), nanohybrid Bis-(acryloyloxymethyl) tricyclo [5.2.1.0.sup.2,6] decane-based Charisma Topaz (CT), and supra nano filled resin-based Estelite Quick Sigma (EQS). MTT assay was performed to assess the cytotoxicity of CRs at 24 h and one week. AF and EQS applied on hGF cells at 24 h and one week demonstrated similar cytotoxic outcomes. Cytotoxicity of CT on hGF cells at one week was higher than 24 h (p = 0.04). Cytotoxicity of CT on hGF cells was higher at 24 h (p = 0.002) and one week (p = 0.009) compared to control. All composites showed higher cytotoxicity on hPDLF cells at one week than the 24 h (AF; p = 0.02, CT; p = 0.02, EQS; p = 0.04). AF and EQS demonstrated lower cytotoxicity on hPDLF cells than the control group at 24 h (AF; p = 0.01, EQS; p = 0.001). CT was found more cytotoxic on hPDLF cells than the control (p = 0.01) and EQS group (p = 0.008) at one week. The cytotoxicity of CRs on hGF and hPDLF cells vary, according to the type of composites, cell types, and exposure time.
  • Publication
    Anterior estetik ve fonksiyonel restorasyonlarda planlamanın önemi
    (2020-11-14) KORKUT, BORA; ÖZDEMİR, FULYA; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; KORKUT B., ÖZDEMİR F., AĞRALI Ö. B.
  • Publication
    Multı̇dı̇sı̇plı̇ner yaklaşımla oluşturulan estetı̇k gülüş tasarımı: Bı̇r olgu sunumu
    (2021-05-02) KORKUT, BORA; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; GÜLER C., ÖZDEMİR F., KORKUT B., AĞRALI Ö. B.
  • Publication
    MMP3 (Rs679620) ve VDR (Rs731236) gen polimorfizmlerinin, periodontal olarak sağlikli erkek bireylerde, diş çürük lezyonu oluşumundaki etkisinin değerlendirilmesi: pilot çalışma
    (2023-01-11) ÖZMEN, SEDA; YILMAZ ATALI, PINAR; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; TACAL ASLAN, BESTE; ULUCAN, KORKUT; Özmen S., Yılmaz Atalı P., Ağralı Ö. B., Tacal Aslan B., Yılmaz Ö. Ö., Polat T., Ulucan K.
    Amaç:Çürük oluşumu pek çok faktörün etkilediği bir süreçtir. Yapılan çalışmalar genetik faktörlerin de çürük oluşumunda rol oynadığını göstermiştir. Çalışmamızda, östrojen hormon mekanizması ve mensturasyon döngüsünün gen ekspresyon sürecini değiştirmesi sebebiyle, erkek bireylerde diş mineralizasyon sürecinde rol oynayanMMP3veVDRgenlerinde oluşan polimorfizmlerin çürük oluşumuna olan etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem:Fakülte hastanesine başvuran 20-44 yaş aralığındaki erkek bireylerde rutin ağız içi muayenesi sonrasında; çürük, eksik ve restorasyonlu dişler (DMFT) indeksine göre tanı konulmuştur. Deney grubunu, ‘yüksek çürük risk’ (DMFT ≥ 14, n=28); kontrol grubunun ise ‘çürük lezyonu bulunmayan’ (DMFT=0, n=28) kişiler oluşturmuştur. Detaylı anamnez alınan katılımcılardan plak indeksi, sondalamada kanama ölçümü yapılmıştır.Katılımcılardan alınan kan örneklerinden DNA izolasyonları sonrasında,MMP3(rs679620)veVDR(rs731236)genotiplemesi Real-time PZR tekniği kullanılarak belirlenmiştir.Elde edilen sonuçlar istatistiksel yöntemler kullanılarakanlamlılık düzeyi p<0,05’te değerlendirilmiştir.Bulgular:Çalışmamıza katılan bireylerde sondalamada kanama derecesi %10’un altında ve DMFT=0 olan düşük risk grubundaki (kontrol) ve de sondalamada kanama derecesi %10’un altında olan yüksek risk grubundaki bireylerin (deney)MMP3veVDRpolimorfizmleri açısından kıyaslaması yapılmış ve gruplara göreMMP3dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı farlılık bulunmuştur (p<0,001). Gruplara göre VDR dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamıştır (p=0,659)Sonuç:Çalışmamızın sınırları dahilinde MMP3(rs679620) gen polimorfizminin çürük oluşum üzerinde etkili;VDR(rs731236) polimorfizminin ise etkisiz olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Katılımcı sayısının arttırılarak ileri çalışmaların yapılması gerektiği düşünülmektedir.Anahtar Kelimeler:Çürük risk değerlendirmesi, gen-çevre etkileşimi, MMP3, polimorfizm, VDR.
  • Publication
    Yaşlı Bireylerde Cerrahi Olmayan Periodontal Tedavi Yaklaşımı
    (Türkiye Klinikleri Yayınevi, 2022-12-01) ÖZTÜRK ÖZENER, HAFİZE; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; DOĞAN, BAŞAK; Öztürk Özener H., Ağralı Ö. B., Doğan B.
  • Publication
    Yaşlı bireylerde cerrahi olmayan periodontal tedavi yaklaşımı
    (Türkiye Klinikleri, 2022-01-01) ÖZTÜRK ÖZENER, HAFİZE; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; DOĞAN, BAŞAK; ÖZTÜRK H., AĞRALI Ö. B., DOĞAN B.
  • PublicationOpen Access
    Peri-implantitis and Severity Level
    (2020-02) KURU, LEYLA; Elemek, Eser; Agrali, Omer Birkan; Kuru, Bahar; Kuru, Leyla
    Abstract Objectives Different diagnostic criteria were used for diagnosis of peri-implant diseases. The aim of this cross-sectional study was to explore prevalence of peri-implant diseases and subclassify peri-implantitis based on different levels of radiographic and clinical findings. Materials and Methods Two hundred patients having 655 dental implants were included in this study. In addition to clinical measurements, standard long-cone parallel technique was used to evaluate marginal bone level around implants. Following diagnosis of peri-implant diseases, peri-implantitis was further subclassified using a severity leveling in terms of marginal bone level and probing depth. Results Mean age of 200 subjects was 52.8 ± 12.2 years and 63% were females. In total, bleeding on probing was present in 93% and suppuration in 27% of implants. On subject basis, 2.5% were diagnosed as healthy, 28% with peri-implant mucositis (PM), and 69.5% with peri-implantitis, whereas on implant basis, 3.6% were healthy, 36% presented PM, and 60.4% peri-implantitis. Furthermore, when severity leveling was applied, peri-implantitis prevalence changed markedly and ranged from 14.5 to 31.0% at the subject level and from 10.0 to 22.0% at the implant level. Subgingival restoration margins were observed in 70.6% of patients for implants with PM and in 44% patients for implants with peri-implantitis. Most of the implants with peri-implantitis were with platform match (71.5%). Conclusions Applying different thresholds to the peri-implantitis definition yielded different prevalence rates ranging from 10 to 31%. As no established diagnostic criteria are being used today, results from clinical studies may not reflect the true disease prevalence.
  • Publication
    Mmp3 (rs679620) ve vdr (rs731236) genleri̇nde oluşan poli̇morfi̇zmleri̇n gen-çevre etki̇leşimleri̇ İle çürük ri̇sk değerlendi̇rmesi̇ üzeri̇ne olan etki̇leri
    (2022-10-19) YILMAZ ATALI, PINAR; AĞRALI, ÖMER BİRKAN; TACAL ASLAN, BESTE; AKSU, MEHMET BURAK; ULUCAN, KORKUT; ÖZMEN, SEDA; Özmen S., Yılmaz Atalı P., Ağralı Ö. B. , Tacal Aslan B., Aksu M. B. , Ulucan K.
    MMP3(rs679620) VEVDR(rs731236) GENLERİNDE OLUŞANPOLİMORFİZMLERİN GEN-ÇEVRE ETKİLEŞİMLERİ İLE ÇÜRÜK RİSK DEĞERLENDİRMESİ ÜZERİNE OLAN ETKİLERİSeda Özmen,Pınar Yılmaz Atalı, Ömer Birkan Ağralı, Becte Tacal Aslan, Özlem Özge Yılmaz,Tolga Polat, Mehmet Burak Aksu, Korkut UlucanAmaç:Günümüzde yapılan çürük risk modellerinde çoklu değişkenler eklenmiş ve özellikle gen-çevre etkileşimi incelenmiştir. Çalışmamızın amacı;VDRveMMP3genlerinde meydana gelen gen polimorfizmlerin etkilerinin değerlendirilip çürük risk modellemesi üzerine olan etkilerinin incelenmesidir.Gereç ve Yöntem:Çalışma populasyonu, fakülte hastanesine başvuran 20-44 yaş aralığındaki erkek bireylerde rutin ağız içi muayenesi sonrasında çürük, eksik ve restorasyonlu dişler (DMFT) indeksine göre tanı konulan ‘yüksek çürük risk’(DMFT ≥ 14) ve düşük çürük risk’(DMFT£5) olarak 2 gruptan oluşturulmuştur (n=160). Detaylı anamnez alınan katılımcılardan plak indeksi, gingival indeks sondalamada kanama, sondalama derinliği, klinik ataşman seviyesi ve tükürük tamponlama kapasitesi, tükürük streptekok mutans (SM) ve laktobasil (LB) sayısı ölçülmüştür.Katılımcılardan alınan kan örneklerinden DNA izolasyonları sonrasında,MMP3(rs679620)veVDR(rs731236)genotiplemesi ise Real-time PZR tekniği kullanılarak belirlenmiştir.Elde edilen sonuçlar istatistiksel yöntemler kullanılarakanlamlılık düzeyi p<0,05’te değerlendirilmiştir.Bulgular:Gruplar arası plak indeksi, gingival indeks, sondalama derinliği, klinik ataşman seviyesi, sondalamada kanama, tükürük akış hızı, tükürük tamponlama kapasitesi ve tükürük SM ve LB sayısı faktörleri arasında anlamlı düzeyde fark bulunmuştur (p<0,001). Çevresel risk faktörlerinde sosyoekonomik durum, diş fırçalama sıklığı, koruyucu diş tedavisine yönelik uygulama durumları açısından gruplar arasında anlamlı düzeyde fark tespit edilmiştir (p<0,001).MMP3rs679620 polimorfizminin de çürük risk belirlemesinde etkili olduğu (p<0,001);VDRpolimorfizminin ise etkili olmadığı (p=0,862) tespit edilmiştir.DMFT’ ye etki eden değişkenlerin incelenmesinde Adımsal Regresyon Analizi yapılarak model 7 adımda incelenmiştir ve modeller istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,001).Çevresel risk faktörü olarak plak indeksi, sondalamada kanama, şekerli ara öğün tüketim sıklığı, tükürük tamponlaması,MMP3rs679620 gen polimorfizminin içerenModel 5 DMFT’ nin %58’ini açıklamıştır.Sonuç:Çürük risk modelinde; plak indeksi, sondalamada kanama, şekerli ara öğün tüketim sıklığı, tükürük tamponlaması,MMP3rs679620 gen polimorfizminin çevresel risk faktörü olarak modelde yer alması, bireylerin risk gruplarının belirlenmesinde etkili olacaktır.Anahtar Kelimeler:Çürük risk değerlendirmesi, gen-çevre etkileşimi,MMP3, Polimorfizm, VDR.
  • Publication
    The gingival crevicular fluid levels of growth factors in patients with amlodipine-induced gingival overgrowth: A pilot study
    (WOLTERS KLUWER MEDKNOW PUBLICATIONS, 2020) YILDIRIM, HATİCE SELİN; Kose, K. N.; Yilmaz, S.; Noyan, U.; Kuru, B.; Yildirim, H. S.; Agrali, O. B.; Ozener, H. O.; Kuru, L.
    Background: Amlodipine, calcium channel blocker (CCB), is used in the management of cardiovascular diseases which causes gingival overgrowth (GO). The growth factors may have a role in the pathogenesis of amlodipine-induced GO. Objectives: This pilot study aimed to investigate the growth factors including transforming growth factor-b1 (TGF-b1), platelet-derived growth factor-BB (PDGF-BB), and basic fibroblast growth factor (bFGF) in gingival crevicular fluid (GCF) of patients with amlodipine-induced GO and compare with of healthy subjects. Methods: GCF samples were collected from 56 sites presenting GO (GO + group) and from 38 sites not presenting GO (GO- group) of 5 patients using amlodipine for more than one year, and from 45 sites (control group) of 5 healthy subjects. The levels of TGF-b1, PDGF-BB, and bFGF were determined by using ELISA kits. Results: The mean concentration of TGF-b1 in GCF samples of GO + group (9.50 +/- 7.30 ng/ml) was higher than both GO- group (2.07 +/- 0.50 ng/ml) and control group (2.74 +/- 1.01 ng/ml) (P = 0.014). No significant difference was found among the groups in the GCF levels of PDGF-BB (P = 0.767). bFGF was detected in only 33% of the sites from patients. Conclusion: These preliminary results suggest that TGF-b1 may play a crucial role in the pathogenesis of amlodipine-induced GO.
  • Publication
    Radiographic Evaluation of the Effect of Vitamin D3 Supplementation on Regeneration of Calvarial Bone Defects in Rats
    (2023-09-01) AĞRALI, ÖMER BİRKAN; YILDIRIM, HATİCE SELİN; KURU, LEYLA; ÖZTÜRK ÖZENER, HAFİZE; HANCILAR G. N., AĞRALI Ö. B., GÜNGÖRMEK H. S., DEMİRCİ DELİPINAR S., KURU L., ÖZTÜRK ÖZENER H.