Person:
UZUNER, ARZU

Loading...
Profile Picture

Email Address

Birth Date

Research Projects

Organizational Units

Organizational Unit

Job Title

Last Name

UZUNER

First Name

ARZU

Name

Search Results

Now showing 1 - 10 of 11
  • PublicationOpen Access
    The relationship between abdominal obesity and irritable bowel syndrome in adults
    (2022-01-01) UZUNER, ARZU; Doğan Kaya Y., Uzuner A.
    ABSTRACTObjective: The aim of this study is to evaluate the relationship between irritable bowel syndrome (IBS) and abdominal obesity.Patients and Methods: This is a cross-sectional study, consisting of 18-49 year old patients who applied to Marmara University Schoolof Medicine’s Family Medicine outpatient clinics and who accepted to participate. A questionnaire was applied using face-to-faceinterview technique; anthropometric measurements were obtained as recommended by World Health Organization (WHO). Thediagnosis of IBS was made for those who fully met the diagnostic criteria of ROME IV-IBS and had no alarm symptoms. Abdominalobesity of the participants was determined via anthropometric measurements. Statistical analyses were performed by using SPSS 20package program.Results: A total of 487 patients participated in the study: 77% female, 33% male; mean age value 33.71±8.59 years. The prevalenceof IBS was 24.2% (n=118) [F:27.2% (n=102), M:14.3% (n=16)]. Abdominal obesity prevalence was 31.2% (n=152) [F:24.5% (n=92,M:53.6% (n=60)]. There is no statistically significant difference in terms of abdominal obesity with and without IBS (p>0.05).Conclusion: In this study no statistically significant relationship has been detected between IBS and abdominal obesity.Keywords: Irritable bowel syndrome, Abdominal obesity, Central obesity
  • Publication
    Dünyada ve Türkiye’de RİA kullanımı
    (2009-04-05) UZUNER, ARZU; Uzuner A.
  • Publication
    The effect of basic carbohydrate counting on hba1c in type 2 diabetic patients: a non-randomized controlled trial
    (2022-05-15) UZUNER, ARZU; CÖBEK ÜNALAN, GÜLRU PEMRA; Vural H., Uzuner A., Cöbek Ünalan G. P., Özkan Sınav H.
    Background:Carbohydrate counting (CC) is considered as a medical nutrition therapy method especially used in Type 1DM (T1DM) patients in basic and advanced levels. Limited number of studies reported that basic CCimproves glycemic control in T2DM patients, and there is need for further studies.Research questions:How the basic CC effects HbA1c levels in T2DM patients using oral antidiabetic drugs, when presented as acomponent of nutrition education by primary care physicians.Method:The study hereby is a non-randomized controlled clinical trial. T2DM patients, aged between 18-75 years,HbA1c levels between 6.5%-10.8% using oral antidiabetic medication, were followed for three months in twogroups; one intervention (IG) (n=33) and one control group (CG) (n=45), in two different Primary CareCenters. General diabetes monitoring principles were applied in both groups; basic CC training was givenadditionally to the IG. The training consisted of three sessions lasting 40 minutes each. An informative CCbooklet was provided to both groups. Beside sociodemographic questionnaire, a healthy nutrition informationscale was applied to all of the participants; HbA1c, other laboratory and anthropometric measurements wereperformed at the beginning and at the 3rd month of the study.Results:The mean age value was 54.58±9.69 (28-73). Male/female distribution was (IG:57.6%/42,4%,CG:53.3%/46,7%). At the third month, HbA1c value decreased within the IG from 7.7% to 7.2% (p:0.002),from 7.49% to 7.46%, in the CG (p:0.851). Comparing two groups, the decrease in HbA1c in the IG washigher than in the CG (-0.5, -0.02, p: 0.018). Third month knowledge score was higher the intervention group’s(<0.001).Conclusions:Basic CC training provided to T2DM patients by primary care physician, improves glycemic control byincreasing CC knowledge level and improving HbA1c.Points for discussion:How to integrate basic CC education at the diabetes management primary care centers?Presentation on 13/05/2022 16:30 in \"Parallel Session G - Theme Papers: Diabetes\" by Hamide Vural.
  • Publication
    Aile sağlığı merkezine kayıtlı gebelerde sosyodemografik özelliklerin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarına etkisi
    (2022-04-09) UZUNER, ARZU; Kılıç G., Doğan Kaya Y., Şahin S., Yılancı İ. D., Can E., Bakıryol E., Uzuner A.
    Giriş: Gebelik; fiziksel, psikolojik ve sosyal açıdan birçok değişikliğin yaşandığı, üreme çağındaki kadınların hayatınınönemli evrelerinden biridir. Bu dönemde benimsenen yaşam tarzının çocuk, anne ve hatta bütün ailenin sağlık veyaşam kalitesine uzun erimli etkisi olduğunu düşünülmektedir. Organların, sistemlerin oluştuğu, büyümenin vegelişimin hızlı olduğu fetal dönem, genetik ve çevresel pek çok faktörden etkilenir. Annenin yaşam biçimi, eğitimi,sosyal ve ekonomik durumu, beden ve ruh sağlığı çocuğun ileriki dönemde sağlığını ve hastalıklara yatkınlığını önemliölçüde etkileyen faktörlerdendir. Çalışmalar, gebelik sırasında yaşanan psikolojik sorunların, stresin ve yüksek kaygınınanne ve fetüs sağlığını olumsuz bir şekilde etkilediğini göstermektedir. Gebelerin kendilerine ve embriyoya zararverebilecek sorunlardan korunmak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemesi gerekmektedir.Sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının (SYBD), kadınların tüm yaşam dönemlerinde sağlığın korunup geliştirilmesinde yerive önemi çok büyüktür. Anne ve yenidoğan mortalite ve morbidite oranlarını azaltma, sağlıklı bir doğum yapma veannenin gerek fiziksel gerekse ruhsal sağlığı açısından SYBD’nin geliştirilmesi önemlidir.Toplumun verisini doğrudan yansıtmak üzere birinci basamak sağlık merkezlerine kayıtlı nüfuslarda yapılacakaraştırmalara gereksinim vardır.Amaç: Aile sağlığı merkezine kayıtlı gebelerin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının ve bu davranışları etkileyensosyodemografik özelliklerin belirlenmesidir.Yöntem: Araştırmamız analitik ve kesitsel bir araştırmadır. Örneklemimiz Tuzla Aydınlı Eğitim Aile Sağlığı Merkezineve İstanbul Sultanbeyli Jandarma Üsteğmen Rahim Çelik Aile Sağlığı Merkezine kayıtlı gebelerden (gönüllü ve dahil olmakriterlerini karşılayan) oluşmaktadır. Gebelere gönüllü olur formu, Sosyodemografik özellikleri gösteren Öz yönetimölçeği, Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ölçeği-II (SYBDÖ-II) uygulanacaktır. Veri analizi SPSS programı kullanılarakyapılıcaktır.Bulgular: Veriler toplanma aşamasında olup toplantı gününe kadar elde edilen veriler sunuma eklenicektir.Sonuç: Araştırma etik krulu onaylanmış bir çalışmadır. Veriler ışığında gebelerin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının vebu davranışları etkileyen sosyodemografik özelliklerin belirlenmesi hedeflenmektedir
  • Publication
    Doğum öncesi başa çıkma ölçeğinin Türkçe geçerlik-güvenirliği ve başa çıkma tutumları ile anne ruh sağlığı arasındaki ilişki
    (2022-04-09) UZUNER, ARZU; Toksöz Özder A. N., Yılmaz Ö. N., Kılıç G. D., Uzuner A.
    Giriş: Gebelik, kadın yaşamında fizyolojik, anatomik, ruhsal ve sosyal değişimlerin yaşandığı, değişimlere uyumugerektiren, yeni sorumlulukların öğrenildiği önemli bir dönemdir. Bu dönemle baş etmede yetersiz kalındığında;bebeğin ve annenin sağlığını tehlikeye sokabilecek sonuçlar oluşabilecektir. Uygun başa çıkma yöntemi seçme veuygulama yeteneği, annelerle çocuklarını doğum öncesi strese maruz kalmanın zararlı etkilerinden koruyabilir.Gebelikte stresle başa çıkma tutumlarını ölçen, sonuçları değişkenlik gösteren çok sayıdaki çalışmada, çoğunlukla genelölçeklerin kullanıldığı, gebeliğe özgü ölçeklerin kullanımının sınırlı olduğu görülmektedir.Gebelikte karşılaşılan stresle başa çıkma tutumlarını saptamak için tasarlanmış \"Doğum Öncesi Başa Çıkma Ölçeği\"(Revised Prenatal Coping Inventory-NuPCI) az sayıda çalışmada kullanılmış, güvenilir sonuçlar alınmıştır. Anne ruhsağlığıyla ilişkilendirilen bu ölçeğin sonuçlarına dayanılarak, müdahaleler planlanması mümkündür.Amaç: Doğum Öncesi Başa Çıkma Ölçeğinin Türkçe geçerlik-güvenirlik çalışmasının yapılması; başa çıkma tutumlarınınanne ruh sağlığıyla ilişkisinin araştırılmasıdır.Yöntem: Çalışma iki aşamalı olarak planlanmıştır. Ölçeğin Türkçe geçerlik-güvenirliğinin yapılması: metodolojik çalışma;ölçek sonuçlarıyla gebelik ve doğum sonrası ruhsal durum arasındaki ilişkinin araştırılması: prospektif kohort çalışmaolarak tasarlanmıştır.Araştırmaya Marmara Üniversitesi Tuzla Eğitim Aile Sağlığı Merkezi’ne kayıtlı gebeler alınacaktır. Tanı konmuşpsikiyatrik hastalık öyküsü, dışlama kriteri olarak belirlenmiştir.Ölçek, araştırmacılar tarafından Türkçeye, native İngilizce konuşan kişi tarafından yeniden İngilizceye çevrilecek;sorular gözden geçirilerek uygun görülen Türkçe form, gebelere iki hafta arayla uygulanacaktır. Ölçeğin iç tutarlılık vefaktör analizleriyle Türkçeye uygunluğu değerlendirilecek; geçerliği için \"Stresle Başa Çıkma Tutumları Envanteri\" eşzamanlı uygulanacaktır. Beraberinde gebelerin sosyodemografik, obstetrik özelliklerine yönelik anket formu, ruhsaldurumlarını değerlendirmek amacıyla \"Edinburgh Depresyon Ölçeği\" uygulanacaktır. Doğum sonrası 4-6. haftalarda\"Edinburgh Depresyon Ölçeği\" tekrarlanacaktır.Bulgular: Araştırma planlama aşamasındadır.Sonuç: Bu araştırmanın, Doğum Öncesi Başa Çıkma Ölçeğinin Türkçe versiyonunun birinci basamakta antenatalbakımda kullanılabilir, geçerli-güvenilir bir ölçme aracı olup olmadığını, annenin ruhsal durumuyla ilişkili olupolmadığını göstermek açısından yararlı olacağı düşünülmektedir.
  • Publication
    Aile hekimliği uygulama alanının yönetiminde toplum katılımı
    (Türkiye Klinikleri Yayınevi, 2023-03-01) UZUNER, ARZU; Uzuner A.
    Sağlık sorunlarının çözümüne toplumun katkısı, sağlık sorunlarının erken tanı aşamasında çö züme ulaştırılmasını sağlar; hastalık yönetimini kolaylaştırır, sağlık hizmet sunumunun toplumun bütü nüne ulaşmasına hizmet eder. Toplumun kendi sağlık gereksinimlerinin farkında olması ve sağlık sorunlarının çözümüne katılması, bireyin ve toplumun eğitim düzeyi, sağlık okuryazarlığı ile olduğu kadar toplumda farkındalığını artırmak üzere yapılan girişimlerle de ilgilidir. Topluma dayalı araştır maların yapılması, araştırma sonuçlarının toplumla paylaşılması, sağlık kurumları ve sağlık hizmet su nucularının iş birliği yapması, sağlıkla ilgili mevzuat ve yasalarla ilgili kararların alınması toplumun sağlığın geliştirilmesine aktif katılımını sağlayacak temel girişimlerdir. Aile hekimliği ve birinci basa mak sağlık hizmet sunumu bu temel girişimlerin en etkili olarak sunulacağı hizmet basamağıdır. Ge rekli olan yet-kinlik uzmanlık eğitimi ile edinilebilir. Bu makalede toplumun aile hekimliği uygulamalarına katılımının önemi ve katılımın sağlanmasına yönelik olarak kullanılan yöntemler tartı şılmaktadır.
  • Publication
    Gebelere yönelik infantil kolik eğitiminin doğum sonrası etkilerinin incelenmesi
    (2022-04-09) UZUNER, ARZU; Yılmaz Ö. N., Uzuner A., Toksöz Özder A. N.
    Giriş: İnfantil kolik; genellikle ilk 3 ayda görülen, günde 3 saatten fazla, haftada 3 günden sık ve 3 haftadan uzun süredevam eden klinik bir durum olarak tanımlanır. Bebeklerin %10-30’unda görülebilir. Etiyolojisi kesin olaraktanımlanamamış olup bebeğin huzursuzluğunu açıklayacak organik nedenler dışlandıktan sonra tanısı konulabilir.Yapılan araştırmalarda koliğin; annede postpartum depresyon gelişimi, sarsılmış bebek sendromu, emzirmeden erkenkesilme gibi doğum sonrası sağlık problemleriyle ilişkili olduğu gösterilmiştir. İnfantil koliğin kesin bir tedavisiolmamakla birlikte beslenme müdahalesi, abdominal masaj benzeri rahatlatma yöntemleri, probiyotik desteği gibibebeklerin sakinleşmesini sağladığı gösterilen yaklaşımlar mevcuttur. Bu çalışmanın amacı 36-38. haftadaki gebelereverilecek infantil kolik uygulamalı eğitiminin doğum sonrası infantil kolik gelişme sıklığına, şiddetine, annelerinduygudurumuna ve kolikle başa çıkma becerilerine etkisinin değerlendirilmesidir.Yöntem: Kontrollü müdahale çalışması olarak tasarlanan bu araştırmada müdahale grubunu Marmara ÜniversitesiTuzla Aydınlı Eğitim Aile Sağlığı Merkezi’ne kayıtlı tüm gebeler, kontrol grubunu ise bir başka ASM’ye kayıtlı tüm gebeleroluşturacaktır. Her iki gruba 36-38. haftada yapılan 4. gebelik izlemi muayenesi esnasında, gebenin sosyodemografiközelliklerini, tıbbi öyküsünü, infantil kolik ile ilgili eğitim alıp almadığını sorgulayan bir anket; sosyal destek algısınıölçmek amacıyla \"Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği\"; ruh sağlığı durumunu değerlendirmek amacıyla\"Algılanan Stres Ölçeği\" ve \"Edinburgh Depresyon Ölçeği\" uygulanacaktır. Müdahale grubuna bilgi içeren broşüreşliğinde infantil kolik ve başa çıkma yöntemleriyle ilgili uygulamalı eğitim verilecek, kontrol grubu olağan izlemle takipedilecektir. Doğum sonrası 3. ayda her iki gruba infantil kolik gelişimi ve şiddetini, annenin kolik ile başa çıkmabecerilerini sorgulayan bir anket; \"Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği\"; \"Algılanan Stres Ölçeği\" ve \"EdinburghDepresyon Ölçeği\" uygulanarak eğitimin etkisi değerlendirilecektir. Değerlendirme sonrası kontrol grubuna da infantilkolik uygulamalı eğitimi verilecektir.Bulgular: Çalışma planlanma aşamasındadır.Sonuç: Bu müdahalenin etkisi anlamlı bulunur ise eğitim içeriğinin ASM gebelik izlemlerine eklenerek birinci basamaktarutin kullanılması önerilebilir.
  • Publication
    Birinci basamakta sağlam çocuk takibi/Hukuki sorumluluk
    (Seçkin Yayıncılık, 2022-01-01) UZUNER, ARZU; Uzuner A., Akbaş Ö. O.; İnancı, Mehmet Akif; Sert, Bülent
    Birinci basamakta sağlıklı çocuk izlemlerinin hukuki boyutu.
  • Publication
    The effectiveness of a school-based intervention to decrease the risk of obesity in primary school children: non-randomized clinical study
    (2022-05-15) CÖBEK ÜNALAN, GÜLRU PEMRA; UZUNER, ARZU; Aksoy L., Uzuner A., Cöbek Ünalan G. P., Cengiz A., Kılıççıoğlu S., Salman U., Öçbe B.
    Background:The childhood obesity is a growing health problem in our country.There are many intervention studies mostly designed for the management of the overweight and obesechildren, however the childhood obesity necessitates risk assessment and interventions to prevent thedevelopment of obesity.Research questions:What is the risk of obesity among primary school children and the effectiveness of a school based andinteractive intervention planned for risky students and their parents?Method:This is a mixed type design with a cross-sectional study to determine the risk prevalence of obesity followedby a non-randomized controlled study to evaluate the effectiveness of an interactive intervention to decreasethe determined risk.Two different primary schools are selected, one for intervention (IG), the other for the control group (CG);primary year students is the universe. A questionnaire, Food Index (FI) and Family Nutrition and PhysicalActivity tool (FNPA) will be sent to all parents of both schools. The students with fulfilled questionnaires will berecruited in the study, anthropometric measurements will be performed at school. A risk scale defined by theresearchers based on the obesity related questions, BMI, FI and FNPA scores. A total of 165 risky children(55 in IG-110 in CG) will form the sample size. This an eight-weeks and ten-sessions intervention; eight for thestudents only, two for parents, one with all together. The content is designed based on the principles ofhealthy nutrition; the methods will be interactive, including plays and role-plays. A student-parent educationwill be provided to the control group. At the 3rd-6th month following the course measurements and riskquestionnaires will be repeated.Results:Primary outcomes: risk prevalence and the decrease in the risk scores.Conclusions:Our study aims to contribute to primary care by detecting and intervening risky children before obesitydevelops in primary care.Points for discussion:Integration of effective and entertaining child friendly interventions to primary school curriculum could preventchildhood obesity.Presentation on 14/05/2022 15:50 in \"Parallel Session R - One Slide Five Minute Presentations\" by Arzu Uzuner.