Person:
HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK

Loading...
Profile Picture

Email Address

Birth Date

Research Projects

Organizational Units

Organizational Unit

Job Title

Last Name

HASDEMİR GÖKBOĞA

First Name

MÜNEVVER UFUK

Name

Search Results

Now showing 1 - 5 of 5
  • Publication
    The relationship between macrolide resistance mechanisms and serotypes of streptococcus pneumoniae
    (2012-01-01) AKSU, MEHMET BURAK; HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK; Tiryakioglu N., AKSU M. B., HASDEMİR GÖKBOĞA M. U.
    Objective: Increased resistance rate to macrolides used as empirical treatment of pneumococcal infections is a major problem in our country and all over the world. In our study, we aimed to determine macrolide resistance mechanisms of the erythromycin-resistant Streptococcus pneumonia isolated from clinical samples and to investigate serotype and resistance relationship within our region with the high macrolide resistance rates among pneumococci.
  • Publication
    High prevalence of amebiasis in ulcerative colitis patients compared to Crohn’s disease;ten year follow-up results from a university hospital, Turkey
    (2006-03-24) DUMAN, DENİZ; İLKİ, ZEYNEP ARZU; HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK; Duman D., İlki Z. A., Hasdemir Gökboğa M. U., İmeryüz N., Tüzün N., Hamzaoğlu H.
  • Publication
    Yoğun bakım hastalarından elde edilen MRSA izolatlarında toksin genleri ve antimikrobiyal direnç profili
    (2018-04-06) HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK; SÖYLEDİR, GÜNER; Özgüler K., Aksu M. B., Güncü M. M., Hasdemir Gökboğa M. U., Söyledir G.
    Giriş: Metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) tüm dünyada hastane kaynaklı enfeksiyonlarda önde gelen etkenler arasında yer almaktadır. Özellikle yoğun bakım hastalarında yüksek morbidite ve mortaliteye neden olan MRSA enfeksiyonlarının patogenezinde bakterinin virulansına katkı sağlayan toksinler ve antibiyotik direnci önemli paya sahiptir. Bu çalışmada, 2016-2017 döneminde yoğun bakım ünitesinde yatan hastalardan elde edilen MRSA izolatlarının virulansta rol oynayan toksijenik özellikleri ve antibiyotik duyarlılık profillerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.Yöntem: Yoğun bakım hastalarından elde edilen, tekrarlamayan toplam 36 MRSA izolatı çalışmaya alınmıştır. İzolatların identifikasyonu MALDI-TOF MS (Vitek MS, bioMerieux, Fransa) ile doğrulanmış ve antibiyotik duyarlılık profilleri otomatize sistem (VITEK 2 Compact, bioMerieux) ile belirlenen sınır değerler kullanılarak saptanmıştır. Metisilin direnci sefoksitin disk tarama testi ile belirlenmiştir. Izolatlarda Panton-Valentine lökosidin (PVL, lukS/F), toksik şok toksin-1 (tst) ve enterotoksinleri (sea, seb, sec, sed, see) kodlayan genleri saptamak amacıyla PCR yöntemi kullanılmıştır.Bulgular: MRSA izolatlarının elde edildikleri klinik örneklere göre dağılımı; DTA (n=21), kan (n=9), yara sürüntüsü (n=4) ve diğer örnekler (n=2) şeklindeydi. Toplamda 30 izolatta (30/36; %83,3) bir veya birden fazla toksin geni saptandı. İzolatlarda saptanan toksin genlerinin dağılımı Tablo 1\"de gösterilmiştir. Stafilokokal enterotoksin d ve e genleri (sed ve see) hiçbir izolatta belirlenemedi. Tüm izolatlar linezolid, vankomisin, tigesiklin ve daptomisine duyarlı saptandı. Test edilen diğer antibiyotiklere karşı direnç oranları %13,9 ile %52,8 arasında değişmekteydi. Sonuç: Çalışmamızda, yoğun bakım hastalarından enfeksiyon etkeni olarak elde edilen MRSA izolatlarında toksin üretimi %83,3 gibi oldukça yüksek bir oranda saptanmıştır. Toksin pozitif izolatlar içinde Panton-Valentine lökosidin geni taşıyanlar önemli bir paya sahiptir (%75). Antibiyotik duyarlılık profili incelendiğinde, özellikle enterotoksin a geni (sea) taşıyan izolatlarda antibiyotiklere direnç oranları yüksektir. Toksijenik özellikleri ve antibiyotik duyarlılık profillerinin belirlenmesinin yanı sıra, bu grup izolatlarda klonal ilişkinin saptanması ve hastane ortamında yayılımının izlenmesi, enfeksiyon kontrol önlemleri açısından önem taşımaktadır.
  • Publication
    Comparative antimicrobial susceptibilities of ttreptococcus pneumoniae, and haemophilus influenzae in a university hospital in Turkey
    (2006-04-03) İLKİ, ZEYNEP ARZU; HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK; SÖYLEDİR, GÜNER; İlki Z. A., Sağıroğlu P., Elgörmüş N., Hasdemir Gökboğa M. U., Söyledir G.
  • Publication
    İnvaziv örneklerden izole edilen klebsiella pneumoniae suşlarında aminoglikozid direncinin araştırılması
    (2019-03-04) AKSU, MEHMET BURAK; HASDEMİR GÖKBOĞA, MÜNEVVER UFUK; ÜLGER, NURVER; Çelik T., Çavuşoğlu İ., Aksu M. B., Hasdemir Gökboğa M. U., Ülger N.
    Aminoglikozitler, mikroorganizmaların protein sentezini inhibe ederek bakterisidal etki gösteren geniş spektrumlu antibiyotiklerdir. Gram pozitif ve özellikle gram negatif patojenlerin yol açtığı ciddi enfeksiyonların tedavisinde, genellikle beta-laktam grubu antibiyotiklerle kombine edilerek kullanılırlar. Ancak, bakterilerde aminoglikozitlere karşı artan oranda direnç gelişmektedir. Dirence, başta ilacın enzimatik modifikasyonu olmak üzere dış membran geçirgenliğinde azalma, aktif efluks, ribozomal proteinlerde amino asit yer değişimi gibi direnç mekanizmalarından bir veya daha fazlası neden olmaktadır. Bu çalışmada invaziv klinik örneklerden izole edilmiş Klebsiella pneumoniae izolatlarında aminoglikozitlere dirençten sorumlu olabilecek mekanizmaların araştırılmıştır. Marmara Üniversitesi Hastanesi’nde 2016 yılında, 35’i kandan olmak üzere steril vücut sıvılarından izole edilen 38 K.pneumoniae izolatı çalışmaya alınmıştır. Rutin antibiyotik duyarlılık testinde (VİTEK2 Compact, Biomerieux) amikasin ve gentamisinden birine veya ikisine dirençli bulunan izolatlara standart sıvı mikrodilüsyon yöntemiyle (EUCAST version 1.0), amikasin, gentamisin, tobramisin ve netilmisinin minimum inhibitor konsantrasyonları (MIK) belirlenmiştir. Bu izolatlarda aminoglikozit modifikasyon enzimlerini kodlayan genler, aac(6’)-1, aac(3)-II, aac(3)-I ve ant(2’’)-1, ve yüksek düzey dirençten (≥128 mg/L) sorumlu olabilecek ribozomal metiltransferaz enzimlerini kodlayan armA, rmtA, rmtB, rmtC, rmtD, rmtD, rmtE, rmtF, rmtG, rmtH and npmA genlerinin varlığı polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) yöntemiyle araştırılmıştır. Elde edilen PCR ürünleri dizi analiziyle (GATC Biotech AG, Konstanz, Germany) doğrulanmıştır. İzolatların 32’si aminoglikozitlerin tamamına duyarlı bulunmuştur. Diğer 6 izolatın 2’si dört aminoglikozite de yüksek düzeyde dirençli (>256 mg/L) bulunmuştur. Bu izolatlarda aynı zamanda ribozomal metiltransferaz enzimini kodlayan rmtC geni saptanmıştır. Dört izolatın ise en az bir aminoglikozite direnç olduğu, aminoglikozit modifikasyon enzimlerini kodlayan aac(6’)-1 (n:1), aac(3)-II(n:1), aac(6’)-1 + aac(3)-II (n:2) genlerini bulundurduğu saptanmıştır. Panik değeri olan klinik materyallerden izole edilen 38 K. pneumoniae izolatlarının 6’sı (%16) aminoglikozitlere dirençli ve bunlardan ikisi tüm aminoglikozitlere yüksek düzeyde dirençli bulunmuş, direncin ribozomal metiltransferaz enzimini kodlayan rmtC geniyle ilişkili olduğu saptanmıştır. Yapılacak benzer çalışmalar, metiltransferazlardan kaynaklanan aminoglikozit direncinin izlenmesi ve bu enzimleri kodlayan genlerin yayılımının önlenmesi bakımından önem taşımaktadır.