Tez Koleksiyonu

Permanent URI for this collection

https://hdl.handle.net/11424/182793

Browse

Browsing Tez Koleksiyonu by Publisher "Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü"

Now showing 1 - 6 of 6
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    Interactive processes of Europeanization: a case of civil society in Turkey
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2018) Çetin, Eylül; Özer, Yonca; Avrupa Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı
    1980’li yıllardan beri, Türkiye’deki sivil toplum, çeşitli iç ve dış gelişmelere bağlı olarak ciddi bir gelişme kaydetmiştir. Ancak, 1999 yılında Türkiye’nin adaylığının resmi olarak tanınmasıyla başlayan Avrupa Birliği katılım süreci, Türkiye’deki yasal ve kurumsal yapıyı sivil toplumun işleyişi açısından iyileştirmekle kalmayıp, sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini de önemli ölçüde geliştirmiştir. Bu bağlamda, AB’nin Türkiye’de sivil toplumun geliştirilmesi ve güçlendirilmesine dahil olması, Avrupalılaşma süreçlerinin interaktif mekanizmalarının doğrudan ve dolaylı yollarıyla gerçekleşmektedir. Koşulluluk ilkesi, finansman politikaları ve mekanizmaları, etkileşimler, ağlar ve ortaklıklar yoluyla tesis edilen işbirliği ve Türkiye’de sivil faaliyetlerin meşrulaşması, interaktif Avrupalılaşma süreçlerinin Türk sivil toplumunun yasal ve pratiksel açılardan gelişmesindeki etkilerinin anlaşılmasına yönelik kategorilerdir. Bu tez çalışması, Avrupalılaşma perspektifinin yukarıdan aşağıya ve aşağıdan yukarıya doğru çözümlemelerini yaparak Türkiye’nin Avrupalılaşmasının sonuçlarını, AB katılımı sayesinde, hem AB’nin hem de Türk sivil toplumunun birlikte şekillendirdiğini ortaya koymaya çalışmaktadır.--------------------Since 1980s, civil society in Turkey has shown drastic advancement related to several internal and external developments. However, it is the European Union accession process began with the official recognition of Turkey’s candidacy in 1999 has significantly not only improved the Turkish legal and institutional structure for the operation of civil society but also enhanced the practices of civil society organizations in Turkey. In this regard, the involvement of the EU in the civil society development and empowerment in Turkey has been taking place through the interactive mechanisms of Europeanization processes via direct and indirect ways. Conditionality principle; funding policies and mechanisms; cooperation through interactions, networks and partnerships; legitimization of civic activity in Turkey are the categories for figuring out the influence of the interactive Europeanization processes on the development of Turkish civil society in legal and practical terms. By incorporating the top down and the bottom up considerations of Europeanization perspective into the analysis, the thesis attempts to reveal that both the EU and Turkish civil society have shaped Turkey’s Europeanization outcomes collectively thanks to the EU accession context.
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    Political implications of Chinese FDI policies on EU member states between 2008-2018
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2021) Ünal, Boray; Sunar, Çağdaş Üngör; Avrupa Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı
    Çin-Avrupa ilişkileri, Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) ve Avrupa Birliği’nin (AB) 2003 yılında “stratejik ortaklık”larını açıklamalarına rağmen, 2019 yılında “sistemik rekabet”e dönüşmüştür. 2008 finansal krizi, Çin’in küresel etkisini arttırmasına olanak sağladığı için Çin-AB ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Kriz sonrası dönemde Avrupa ülkeleri ekonomik, siyasi ve sosyal sorunlarla boğuşurken Çin, krizin ekonomik etkisini görece hızlı bir şekilde atlatmayı başarabilmiştir. AB'deki Çin yatırımları 2008 sonrası dönemde önemli ölçüde artmış ve Avrupa'da ana tartışma konularından biri haline gelmiştir. Bu çalışma, Çin’in dış yatırım politikasıyla Avrupa’da güttüğü hedefleri anlamayı amaçlamaktadır. Neorealist perspektifte, büyük güçler arasında sürekli bir güç mücadelesi vardır ve devletler, güçlerini artırmak ve diğerleri üzerinde baskı kurmak için ekonomik araçlar da dahil olmak üzere çeşitli araçlar kullanır. Bu çerçevede, bu çalışma AB-Çin ilişkisine ortaklıktan çok rekabet merceğinden bakmaktadır. Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, Portekiz ve Polonya gibi örnek olay incelemelerine dayanan bu çalışmada, Çin'in bir dizi AB ülkesinde izlediği dış yatırım politikasını Brüksel'in tartışmalı konulardaki siyasi duruşunu zayıflatmak için kullandığı iddia edilmektedir.--------------------Sino-European relationship turned into “systemic rivalry” in 2019 although the People’s Republic of China (PRC) and the European Union (EU) announced their “strategic partnership” in 2003. The 2008 financial crisis has been an important turning point in China-EU relations as it led to an increase in China’s global influence. In the post-crisis period, while the European countries were struggling with economic, political and social problems, China was able to overcome the economic impact of this crisis relatively quickly. Chinese investments in the EU have increased significantly in the post-2008 period and became one of the main topics of discussion in Europe. This study aims to understand the objectives pursued by China in Europe through the country’s FDI policy. In the neorealist perspective, there is constant power struggle among great powers and states use various means, including economic tools to increase their power and leverage over others. In this vein, this study views the EU-China relationship through the lens of rivalry rather than partnership. Based on an investigation of case studies such as Hungary, Czech Republic, Greece, Portugal and Poland, this study claims that China uses its FDI policy in several EU member states to undermine Brussels’ political stance on contentious issues.
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    The certification mechanism under the eu general data protection regulation
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2019) Sümer, Bilgesu; Karayiğit, Mustafa Tayyar; Avrupa Birliği Hukuku Anabilim Dalı
    Bu tez, Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü’nun 42. Maddesi altında, yeni uygulamaya konulan veri koruma sertifikasının önemini ve bu mekanizmanın temel fonksiyonu olarak hedeflenmiş olan hesap verilebilirlik ilkesini gerçekleştirme kapasitesini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Ek olarak Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü kapsamında sertifika kriterlerinde bulunması gereken temel teknik ve organizasyonel unsurları sunmayı amaçlamaktadır. Son olarak, tez sertifika mekanizmasının uluslararası kişisel veri akışında etkili bir tedbir olarak işlerliğini açıklamaktadır.--------------------The thesis aims to evaluate the functions of the newly introduced certification mechanism under Article 42 of the GDPR, and its capacity to promote the principle of accountability, which is envisaged as one of the main functions of the mechanism. Furthermore, the thesis seeks to exhibit main technical and organizational elements that must be incorporated in the GDPR certification criteria, within the scope of the GDPR requirements. Finally, the thesis examines the operability of the certification mechanism as an appropriate safeguard in trans-border data flows.
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    The legal status and protection of climate refugees in the EU
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2020) Kılıç, Merve; Karayiğit, Mustafa Tayyar; Avrupa Hukuku Anabilim Dalı
    Yakın gelecekte, iklim değişikliği tarafından birçok ülkenin başa çıkma mekanizması sekteye uğratılacak ve aşırı hava olayları, gıda güvenliği, su sıkıntısı gibi mevcut zorluklar artarak temel insan haklarını tehlikeye sokacak boyuta ulaşacaktır. İklim değişikliğine bağlı olayların özellikle az gelişmiş ülkeleri etkilediğine dair artan kanıtlar vardır ve Avrupa Birliği üye devletleri en az etkilenenlerden olacaktır. Başka bir ülkeye sığınmak, iklim değişikliğinin etkileriyle başa çıkmak için son çare olsa dahi, herhangi bir önlem alınmadığı takdirde Avrupa Birliği’ne insan akışı kaçınılmaz olacaktır. Bununla birlikte, kabul gören bir iklim mülteci tanımının olmayışı, uluslararası sistem tarafından sağlanacak yapısal bir kapasitenin olmadığı anlamına gelmektedir. Temel değerlerine göre, Avrupa Birliği'nin bu sorun karşısında bir uzlaşmaya varılması veya bir çözüm üretilmesinde çok önemli bir rolü vardır ve Avrupa Birliği temel değerlerini korumak ve insan hakları politikasına uymak istiyorsa, önleyici ve koruyucu yaklaşımların oluşturulması gerekmektedir. Aksi takdirde, Avrupa Birliği, büyük oranda göç alımı, istikrarsızlaşma ve güvenlik sorunları gibi kaçınılmaz sonuçlara katlanmak zorunda kalacaktır. Bu makalede, haklarında yasal tanıma ve korumanın bulunmaması nedeniyle iklim mültecileri bakımından gelecekte gerçekleşme ihtimali olan potansiyel insan hakları ihlallerini gözler önüne sererek koruma sağlanması gerekliliğinin altı çizilecek ve Avrupa Birliği’ne alması gereken aksiyonlar konusunda önerilerde bulunulacaktır.--------------------In the near future, climate change will challenge the coping mechanism of many countries, and overwhelm some by aggravating current difficulties such as extreme weather events, food safety, shortage of water, etc., while putting fundamental human rights in a jeopardy. There is growing evidence that climate change-related occurrences are specifically affecting the underdeveloped countries and the Member States of the European Union (EU) will be the lowest affected. Even though taking refuge in another country is a last resort solution to dealing with the effects of climate change, human flows to the EU are going to be inevitable if no measures will be taken. However, the lack of an accepted definition of climate refugees means that there is no structural capacity in the international system to provide. According to its underlying values, the EU has a crucial role in reaching a consensus or finding a solution to this problem, and if the EU wants to protect its core values and abide by its human rights policy, preventive and protective approaches need to be established. Otherwise, the EU will have to endure inevitable outcomes, such as massive immigration, destabilization and security problems. In this thesis, the need to address protection by foretelling potential human rights violations that may occur in the future as to protection of climate refugees will be underlined and actions that should be taken by the EU will be recommended.AbstractÖzetContentsAbbreviationsIntroductionChapter IClimate Change as a New Migration Phenomenon1.The Effects of Climate Change2.The Current Climate Change Scenarios: Migration2.1.Climate Change Induced Events2.2.Vulnerability AssessmentChapter IIClimate Refugees1.Scope of the Term “Refugee” and Absence of Common Definition2.Climate Refugees as an Emerging Trend in Climate Change Litigation2.1.Additional Ground for Persecution2.2.States’ Responsibilities Under the Human Rights2.3.Protection Against Deportation2.4.Some Remarks on These Judgments3.Policy Responses3.1.European Union3.2.International LevelChapter IIIThe European Union1.The Legal Protection Framework of the EU1.1.The Protection of Climate Refugees Under the EU Law1.1.1.Primary Law1.1.2.International Agreements1.1.3.Secondary Law1.1.3.1. Qualification Directive1.1.3.2. Temporary Protection Directive2.The Policy of the EU on Migration and Asylum 2.1.The Asylum Procedure in the EU and the Obligations of the Member States2.2.The Application of EU Law3.The International Responsibility of the EUChapter IVActions To Be Taken1.What Can the EU Do?1.1.To Learn From COVID-191.2.To Explore the Good Examples from the Member States1.3.To Initiate for Protocols or International Agreements within the Framework of Regional and International Organisations1.3.1.Regional Level1.3.2.International Level1.4.To Adopt a Regulation1.5.To Improve the Implementation of its Human Rights StandardsConclusionBibliography
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    The role of the European Court of Justice in the process of European integration : a neofunctionalist analysis
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2020) Lin, Yu-Chou; Çakır, Armağan Emre; Avrupa Siyeseti ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı
    This thesis evaluates the role of the European Court of Justice (ECJ) in theprocess of European integration under Neofunctionalism. The main argument of thethesis is that the ECJ, as an autonomous political actor, has successfully influencedthe Union’s policies, changed the political elites’ preferences, and made substantialcontributions to creating legal principles to foster and maintain the momentum ofEuropean integration under the Neofunctional logic, especially the notion of spillover.Chapter 1 introduces various narratives of the role of the ECJ and the notion ofspillover under Neofunctionalism. Neofunctionalism is taken as the primarytheoretical framework to analyze the role of ECJ during European integration in thisthesis. Chapter 2 offers an overview of the ECJ and assesses the role of the ECJ undera Neofunctionalist analysis. Chapter 3 provides two legal principles elucidated by theECJ within the integration process: ‘the mutual recognition principle’ and ‘the right tobe forgotten.’ These principles corroborate that the ECJ produces spillovers toinfluence European integration. The thesis concludes that the role of the ECJ nicelydovetails with the concept of spillover under Neofunctionalism and that the ECJproduces spillover effects, which have successfully influenced the European Union’spolicies.--------------------Divanı'nın (ABAD) Avrupa entegrasyonu sürecindeki rolünü değerlendirmektedir. Butezin temel argümanı, özerk bir siyasi aktör olarak ABAD’ın Birliğin politikalarınıbaşarıyla etkilediği, siyasi elitlerin tercihlerini değiştirdiği ve Avrupa Birliği'neentegrasyonun ivme kazandırılması ve sürdürülmesi için yasal ilkelerinoluşturulmasında ve de özellikle Neofonksiyonel mantık çerçevesinde ‘spillover/yayılma’ kavramına önemli katkılarda bulunduğudur. Tezin ilk bölümü, ABAD'ınçeşitli rol anlatımlarını ve Neofonksiyonalizm çerçevesinde ‘spillover/yayılma’kavramının açıklamaktadır. Bu tez, Neofonksiyonalizmi temel teorik çerçeve alarak,Avrupa entegrasyonu sürecinde ABAD'ın rolü analiz etmektedir. Tezin ikinci bölümü,ABAD'a genel bir çerçeve sunar ve Neofonksiyonel analiz kapsamında ABAD'ınrolünü değerlendirmektedir. Tezin üçüncü bölümü, ‘karşılıklı tanıma ilkesi’ ve‘unutulma hakkı’ olmak üzere ABAD'ın Avrupa entegrasyonunu etkilemek içinspillover/yayılma ürettiğini doğrulamak amacıyla iki belirgin örnek sunmaktadır. Builkeler ABAD’ın Avrupa entegrasyonunu etkilemek için spillover/yayılmalarürettiğini doğrulamaktadır. Bu çalışma, Neofonksiyonalizm çerçevesinde ABAD'ınAvrupa Birliği politikalarını başarılı bir şekilde etkileyen spillover/yayılma etkileriyarattığı sonucuna varmıştır.
  • No Thumbnail Available
    ItemMetadata only
    The Single European Sky Initiative of European Union and the Harmonization of Turkish Aviation Sector to the European Logistics System
    (Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü, 2020) Aydın, Barışcan; Eren, Tevfik Mesut; Avrupa Birliği İktisadı ve İşletme (İngilizce) Anabilim Dalı
    Hava taşımacılık sistemi ekonominin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu sebeple gelişen ve büyüyen her sektörün ihtiyacı olan hususlar, düzenlemeler ve iyileştirmeler hava taşımacılığı için de gereklidir. Avrupa'nın hava sahasında hala ulusal sınırlar var. Bu durum ATM'de sadece kafa karışıklığına neden olmayıp, taşıyıcıların maliyetlerini de artırmaktadır. Bu sorunlara çözüm bulabilmek adına Avrupa Birliği, Tek Avrupa Hava Sahası girişimini kademeli olarak başlatmıştır. Bunlarla birlikte havacılık sisteminin tamamen çağın gereklerine uygun hale getirmek ve sektörel büyümeyi desteklemek amaçlanmaktadır. Öte yandan Türk Sivil Havacılık sektörüde 1980'lerden itibaren gelişmeye başlamıştır. Türkiye’nin üyelik süreci açısından Avrupa Lojistik sistemine uyumlaştırılması incelenmiş, hem de Avrupa pazarındaki durumu ortaya konmuştur. Türkiye'nin olası Tek Avrupa Sahası girişimine katılımı ile birlikte doğabilecek kazanımlar değerlendirilmiştir. Sonuç olarak AB'nin Türkiye'yi bu girişime entegre etmesinin her iki tarafa da yarar sağlayacağı sonucuna varılmış olup, bu sonuç hem teorik hem pratik örneklerle açıklanmaya çalışılmıştır.Havacılığın tarihsel dönüşümü ve uluslararası arenada var oluş aşamaları incelenmiştir. Avrupa Birliği’nin (AB) hava taşımacılığı ile ilgili kurumları ve uygulamaya koyduğu hukuki düzenlemeleri araştırılmıştır. İhtiyaçlar doğrultusunda Avrupa’da tek bir hava sahasının oluşum aşamaları incelenmiştir. Tek Avrupa Hava Sahası’nın kapsamı, uygulanabilirliği ve ekonomik katkısı araştırılmış ve resmi kaynaklardan alınan bilgiler ortaya konmuştur. Hava taşımacılığını etkileyen etkiler incelenmiş ve projeksiyon yapılmak istenmiştir. Hava kargo taşımacılığı ile ilgili olarak uluslararası ve Türk sektörünün yapısı incelenmiştir. Son bölümde ise Türkiye’nin tarihi, sektör yapısı, aktörleri ve hukuki düzenlemeleri ortaya konarak Avrupa Lojistik sistemine uyum aşamaları incelenmiştir.--------------------The aviation industry has grown very rapidly, and this growth has brought many problems. There are still national borders on the airspace of Europe. This situation causes not only confusion on ATM but also increases the costs of carriers. There are some reasons for falling behind the aviation integration goals. In order to find solutions to these problems, the EU established the Single European Sky (SES) initiative. Moreover, the Turkish Civil Aviation sector has started to develop since the 1980s. Turkey’s adaptation to the European Logistics System have been examined and its situation in the European market has been revealed. Turkey's achievements are evaluated in case of a possible inclusion to the SES, both theoretically and practically.The historical transformation of aviation is examined. The institutions of the European Union (EU) which are related to air transportation and the legal regulations have been investigated. The formation stages of a single sky in Europe are examined. The scope, applicability and economic contribution of the SES have been researched and the information obtained from official sources has been revealed. The indicators of air transportation have been examined and a future projection has been aimed to be made. Air cargo sector examined that the structure of the international arena and Turkey. Industry structure of Turkish aviation and set for the legal regulations and compliance phases of the European logistics were investigated. The conclusion of thesis shows that both the EU and Turkey will benefit from the integration Turkey to the SES.