Person:
ÇEKİN, MURAT DİNÇER

Profile Picture

Email Address

Birth Date

Research Projects

Organizational Units

OrgUnit Logo
Organizational Unit

Job Title

Last Name

ÇEKİN

First Name

MURAT DİNÇER

Name

Filters

2012 - 201932020 - 20223
Reset filters

Settings

Item Type: Publication ×

Search Results

Now showing 1 - 6 of 6
  • Thumbnail Image
    PublicationOpen Access
    Gender and age impact on plantar pressure distribution in early adolescence
    (TURKISH ASSOC ORTHOPAEDICS TRAUMATOLOGY, 2019-05) ÖZGÜL, BAHAR; Demirbuken, Ilksan; Ozgul, Bahar; Timurtas, Eren; Yurdalan, Saadet Ufuk; Cekin, Murat Dincer; Polat, Mine Gulden
    Objective: The aim of the study was to investigate gender and age effect on dynamic plantar pressure distribution in early adolescence. Methods: A total of 524 adolescents (211 women and 313 men; mean age: 12.58 +/- 1.11 years (range: 11-14 years)) participated in pedobarographic measurements during gait at self-selected speed. Data of peak pressure (PP), maximum force (MaxF-Newton), body weight corrected maximum force (BW_MaxF), contact area (CA-cm(2)) were analyzed for total foot and four plantar regions (hindfoot, midfoot, forefoot and toes). Results: Higher toes PP was found in the ages of 12-14 years in females compared to males (253.79 +/- 104.93 vs 216.00 +/- 81.12 for the age of 12, p = 0.011, 264.40 +/- 65.02 vs 227.21 +/- 83.4 for the age of 13, p = 0.044, 299.75 +/- 140.60 vs 238.75 +/- 103.32 for the age of 14, p = 0.005). Females' higher MaxF especially for toes (136.24 +/- 48.54 vs 115.33 +/- 46.03, p = 0.008) and smaller CA especially for forefoot (50.12 +/- 5.79 vs 54.4893 +/- 6.80, p = 0.001) were considerable in the late of early adolescence. Forefoot (305.66 +/- 82.14 females p = 0.001, 281.35 +/- 79.59 males p < 0.001) and total foot PP (374.08 +/- 113.93 females, p = 0.035, 338.61 +/- 85.85 males p = 0.009) at the age of 14 was significantly higher than in younger ages in both gender groups. Conclusion: The results indicate that especially the age of 14 years in early adolescence is a critical age for alteration in plantar pressure distribution. Interestingly females tended to increase their toe and forefoot plantar pressures compared to males by increasing age. We suggest that gender and age impact on toes plantar pressure alterations in early adolescence may be a possible risk factor for further foot impairments. (C) 2019 Turkish Association of Orthopaedics and Traumatology. Publishing services by Elsevier B.V.
  • No Thumbnail Available
    PublicationMetadata only
    Covid-19 salgını dolayısıyla alınan tedbirlerin 65 yaş ve üzerindekilere etkileri
    (2021-08-25) ÇEKİN, MURAT DİNÇER; Çalı Y. S., Çekin M. D.
    Ortaya çıktıktan sonra bütün dünyayı kısa sürede etkisi altına alan COVID-19 salgınının yayılma hızını ve etkilerini azaltmak amacıyla ülkemizde hükümet tarafından birçok önlem alınmıştır. Hastalığın ülkemizde görülmeye başladığı ilk günlerden itibaren 65 yaş üzeri vatandaşlara getirilen sokağa çıkma yasağı aylarca devam ettikten sonra zamanla gevşetilerek belirli saatler arasında sokağa çıkmalarına izin verilmiştir ve hala bölgesel farklılıklar gösteren birtakım sınırlamalar uygulanmaktadır. Sokaktan tecrit edilen yaşlı nüfusun hayatlarındaki değişimin incelenmesi ve yaşadıkları sorunların tespit edilmesi elzemdir. COVID-19 salgınının oluşturduğu ortam dolayısıyla itibarlarını yitiren yaşlıların hakları ve konumları tartışılmalıdır. Modern politikalardan farklı olarak yaşlıların, beklentilerine uygun çözümlerle hayatın içinde kalmaları sağlanmalıdır. Çalışmanın evrenini Gaziantep ve Kilis’in şehir merkezinde ve köylerinde yaşayan yaşlılar oluşturmaktadır. Anket çalışmasına Gaziantep ve Kilis şehir merkezinde ve bağlı köylerde yaşayan 65 yaş üzeri 414 kişi katılmıştır. Gaziantep ve Kilis illerinde yaşayan 20 kişiyle derinlemesine görüşme yapılmıştır. Şehirde yaşayan kadın ve erkekler, köyde yaşayan kadın ve erkekler olmak üzere toplamda 4 odak grup görüşmesi yapılmıştır. Anket çalışmasında katılımcıların demografik bilgileri ve COVID-19 salgınında alınan tedbirlerin etkileri kayıt altına alınmıştır. Derinlemesine görüşmelerde ve odak grup görüşmelerinde demografik bilgileri kayıt altına alınmış, yarı yapılandırılmış görüşme soruları ile COVID-19 salgını dolayısıyla alınan tedbirlerin etkileri ve süreç içerisindeki tecrübeleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Katılımcıların %59.7’sinin sürekli ilaç kullanması gerektiği ve ilaç kullananların %65.6’sının ilaçlara erişiminde salgın döneminde değişiklik olmadığı, %30.4’ünün ilaçlara daha kolay eriştiği bulunmuştur. Katılımcıların %17.9’unun tetkik, tedavi ve rehabilitasyon için sürekli olarak sağlık kurumlarına gitmesi gerektiği ve bunların %41.9’unun salgın döneminde sağlık hizmetine erişimlerinin olumsuz etkilendiği bulunmuştur. Araştırmaya katılanların %77.5’inin kamu alanlarını kullanma sıklığında, %86.7’sinin aile fertleri, komşular, akrabalar ve arkadaşlarla görüşme sıklığında azalma olduğu ve %53.4’ünün kendilerini daha yalnız hissettikleri bulunmuştur. Apartman dairesinde yaşayan katılımcıların evde kaldıkları dönemde hem fiziksel hem zihinsel olarak olumsuz etkilendikleri, köyde ikamet eden, müstakil veya bahçeli evi olanların sokağa çıkma yasaklarından daha az etkilendikleri belirlenmiştir. Köyde yaşayan 65 yaş üzeri fertler tarla veya bahçelerinde çalışabildikleri ve yakınlarıyla görüşebildikleri için şehirdekiler kadar zorlanmadıklarını belirtmişlerdir. İmkanı olanlar salgının ve tedbirlerin etkilerinden kaçınmak için mekan değiştirmişler, çocuklarının yanında yahut bahçeli evlerde yaşamaya başlamışlardır. Kronik hastalığı bulunan, tetkik, tedavi veya rehabilitasyon hizmetine ihtiyaç duyan katılımcıların COVID-19 hastalığına yakalanma korkusu veya toplu taşıma araçlarını kullanmalarının yasaklanması nedeniyle sağlık hizmetine erişimde problem yaşadıkları tespit edilmiştir. Aşı olan katılımcılar kaygılarının azaldığını ve yakınlarıyla daha sık görüştüklerini ifade edilmiştir. Demografik özelliklerin yanında kişisel tecrübelerin de etkilenme düzeyini belirlediği görülmüştür.
  • No Thumbnail Available
    PublicationMetadata only
    Sünnet: Tarihi ve sosyal arkaplan
    (BETİM, 2021-12-01) ÇEKİN, MURAT DİNÇER; Çekin M. D.
  • No Thumbnail Available
    PublicationMetadata only
    Bilim Felsefesi ve Sağlık Antropolojisi Işığında Tıp
    (Üsküdar Üniversitesi Yayınları, 2022-10-01) ÇEKİN, MURAT DİNÇER; Çekin M. D.
  • Thumbnail Image
    PublicationOpen Access
    The Prevalence of Osteoporosis in the Thrace Region of Turkey: A Community-Based Study
    (AVES, 2014-11-26) AKYÜZ, GÜLSEREN DERYA; Keskin, Yasar; Cekin, Murat Dincer; Gunduz, Hakan; Luleci, Nimet Emel; Giray, Esra; Sur, Haydar; Akyuz, Gulseren
    Objective: This study was planned as a community-based research study to estimate the prevalence of osteoporosis and explore related risk factors in the Thrace region of Turkey. Material and Methods: The community-based study involved a total of 620 people, 498 women and 122 men, aged between 40 and 89 years. A questionnaire on the medical history and lifestyles of the participants was applied with a face-to-face interview. Body weight height, and arm span of each participant were measured, together with bone mineral density at the middle phalanges of the second, third, and fourth digits of the non-dominant hand using dual-energy X-ray laser absorptiometry. Results: Age, clothing, lack of regular exercise, and giving birth to more than two children seem to contribute to osteoporosis, while high education, high economic level, tea and moderate alcohol consumption, oral contraceptive use, and hormone replacement therapy seem to retard osteoporosis. Osteoporotic patients had more fractures in the past. Height and weight were significantly lower in osteoporotic women. Conclusion: Lifestyle affects the prevalence of osteoporosis. Drinking tea and alcohol seems to be controversial with regard to osteoporosis risk.
  • No Thumbnail Available
    PublicationMetadata only
    Ethical Conduct in Health Services in Turkey
    (ROUTLEDGE JOURNALS, TAYLOR & FRANCIS LTD, 2012) ÇEKİN, MURAT DİNÇER; Sur, Haydar; Cekin, Murat D.
    The survey aims to explore the attitudes of physicians, nurses, pharmacists, pharmaceutical representatives, and patients from two provinces of Turkey, Nevsehir and Istanbul, in context of ethical conduct within the health services and the relation between the health services and its suppliers, particularly the pharmaceutical industry. Quantitative and qualitative methods were used together. The questionnaire interviews were conveyed to a total of 1540 people and eight focus group discussions to 85 people during April-May 2009. The most common unethical acts in medical practice are knife payment/additional informal payment, self-referral, patient discrimination, discrediting other physicians, unnecessary tests-interventions-prescriptions, accepting promotion and demand for personal-household goods, preferring products that come along with promotion, getting cash per box, sponsored vacations in the form of medical congress. Eliminating monetary relationship between the physician and the patient; discouraging close contact of the physician and the healthcare institution with the pharmaceutical industry; implementing commissions in hospitals to supervise physicians for preventing patient discrimination and unnecessary interventions within the framework of good clinical practices; building a supreme board of medical journalism to prevent artificial demand for medical interventions and creation of false hopes, are the proposed precautions for corruption in health services.