Publication: 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri sonrasında gençlerin dinî inanç ve pratiklere yönelimlerinin incelenmesi
No Thumbnail Available
Date
2023-10-18
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Abstract
Afetler gibi yaşamı ciddi boyutlarda tehdit eden ani durumlar, insanın varoluşsal bir
yapısı olan hayatta kalmaya odaklanır, insanı hayatta kalma ve üstesinden gelme
becerileri geliştirmeye sevk eder. Doğal afetler hayatın normal akışını bozar, insanın
hayatını kontrol etme imkanını elinden alır ve çok önemli toplumsal ve ruhsal
problemler doğurur. Bireyler doğal afetler yaşadığında bunu çeşitli mekanizmalarla
açıklamaya ve anlamlı hale getirmeye; muhtelif baş etme yöntemlerine başvurarak bu
problemleri aşmaya çalışmaktadırlar. Dinî inanç ve pratiklere yönelim de deprem
sonrası yaşanılan süreci anlamlandırma ve baş etmenin en önemli parçalarından biri
olarak kendini göstermektedir. Tanrı ile arasındaki bağı diri tutmak, ibadetleri yerine
getirmek ve özellikle toplu ibadetlere iştirak etmek deprem sonrasında başa çıkmaya
önemli katkı sağlamaktadır (Küçükcan - Köse, 2000, 12-21, 81-82, 85).
Yaşanılan büyük depremler sonrasında insanların dinî inanç ve pratiklere eğilimlerinde
çok büyük artışların olduğu şeklinde toplumda genel bir kanaat bulunsa da yapılan
araştırmalar bu artışın düşünüldüğü kadar fazla olmadığını göstermiştir. Örneğin 1999
yılında gerçekleşen Marmara Depremi üzerine yapılan bir araştırmaya göre,
afetzedelerin %38’i dinî davranışlarında bir değişim gözlediklerini belirtirken %62’si
ise dinî davranışlarında fark edilir bir değişim gözlemediklerini ifade etmişlerdir. Bazı
bireylerin dinî pratiklere yöneliminde bir artış gözlense de daha çok zihinsel düzlemde
bir değişim meydana gelmiştir. Deprem sonrası dinî pratiklerde gözlenen değişimin
oranı ahlaki/manevi konularda düşünsel boyutta gözlenen artış kadar olmamıştır.
Bunun yanı sıra bazı bireylerde de dinî pratikler açısından negatif bir yönelim
gerçekleşmiştir. Örneğin bu bireylerden bazıları “teselli bulmak” veya “korkuyu
yenmek” gibi amaçlarla alkol kullanmaya başladığını veya öncesinde alkol kullananların
bir kısmı da kullanım düzeylerinde artış olduğunu belirtmişlerdir. Dolayısıyla yapılan
araştırmada depremin dinî yönelimlerin artışı ve pratiklerin yerine getirilmesi
noktasında toplumsal ölçekte bir değişim ve dönüşüme yol açmadığı sonucuna
ulaşılmıştır (Küçükcan - Köse, 2000, 124-125, 131, 157-158).
Marmara Depremi odaklı araştırma farklı yaş gruplarının genelinin eğilimini göstermesi
bakımından kıymetli olmakla birlikte dinî inanç ve pratikler konusunda normal zaman
dilimlerinde diğer yaş gruplarından farklı bir noktada duran gençlerin eğilimlerinin
spesifik olarak belirlenmesi oldukça önemlidir. Türkiye’de dindarlık üzerine yapılan bir
araştırmada Allah inancı konusunda yaş ilerledikçe Allah’a inanma oranının da arttığı,
dolayısıyla gençlerin en düşük inanç düzeyine sahip oldukları; dinî pratiklerini yerine
getirme noktasında ise oruç tutma bakımından yaş grupları arasında belirgin bir farklılık
bulunmazken namaz kılma oranının 18-24 yaş grubu arasında %20, 35-44 yaş grubunda
%43, 65 ve üstü yaş grubunda da %68 olduğu tespit edilmiştir (Nişancı, 2023, 30-31, 43-
44, 49).
Gençlik biyolojik, psikolojik ve sosyolojik yönleri bulunan bir kavramdır. Gençlik
tanımları hangi kriterin esas alınacağına göre değişebilmektedir. Diğer taraftan
kavramın tanımı bölgesel ve kültürel faktörleri dikkate almayı gerektirmektedir. BM
tarafından yapılan tanımlarda gençlik tanımı 25-30’lu yaşları içine alacak şekilde
genişletilmektedir. (UNDP, 2014, 9). Gençlik ve Spor Bakanlığı da gençliğin biyolojik
olmaktan ziyade sosyolojik olarak ele alınması gerektiğine vurgu yaparak, gençlik
tanımının toplumların sosyoekonomik gelişimleri, kültür ve geleneklerine göre
değişebileceğini ifade etmektedir. Bu çalışmanın hedef kitlesini oluşturan araştırma
grubu 15-29 yaş grubudur.
Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu çalışma, olgubilim (phenomelogy) deseni
merkeze alınarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın örneklemi olarak i) birinci derece
yakını kaybeden; ii) ikinci derece yakınını veya aralarında kuvvetli bağın olduğu
arkadaşını kaybeden veyahut enkaz altında kalan; iii) uzak akrabasını kaybeden,
depremi bölgede yaşayan veya depremde maddi zarara uğrayan 15-29 yaş grubu
gençlerden 90 kişi belirlenmiştir. Araştırmada başlıca veri toplama tekniği olarak
gözlem ve görüşme teknikleri kullanılmıştır. Mülakatlar yarı yapılandırılmış görüşme
şeklinde gerçekleştirilmiştir. Görüşme formu, araştırma ekibi tarafından literatür
taraması ve kuramsal çerçeve kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar ve alan
uzmanlarının görüşleri neticesinde oluşturulmuş ve gerekli etik kurul izni alınmıştır.
Araştırma kapsamında proje ekibi, araştırma sorularına cevap bulmak üzere depremin
meydana geldiği bölgeye bizzat giderek, afete uğrayan gençlerle yüz yüze görüşüp her
biri ortalama 25 dk süren mülakatlar gerçekleştirmiş, depremzede gençleri içerisinde
yaşadıkları ortamda gözlemlemişlerdir. Mülakatlar gerçekleştirilirken katılımcılara
araştırma hakkında ön bilgi verilmiş, çalışmaya gönüllü olarak katılmayı isteyenlerle
görüşülmüş ve görüşmeler ses kayıt cihazı ile kayıt altına alınmıştır. Yarı yapılandırılmış
görüşme tekniği ile elde edilen veriler saha araştırması tamamlandıktan sonra araştırma
ekibi tarafından deşifre edilerek veri seti oluşturacak şekilde düzenlenmiştir.
Bu araştırmanın sonuçlarına göre, gençlerin büyük çoğunluğu deprem sonrasında
Allah’la ilişkilerinde kalbî ve düşünsel boyutta pozitif yönde bir gelişme olduğunu
kaydetmişlerdir. Dinî ibadetler boyutunda ise katılımcıların bir kısmı dinî pratiklerinde
özellikle de namaz kılmaya daha fazla dikkat ettiğini söylerken bazı gençler ise
ibadetlerinde belirgin bir değişimin meydana gelmediğini dile getirmişlerdir. Allah’a
inanmayan, negatif bir Tanrı tasavvuruna sahip olan veya depreme imtihan, uyarı,
cezalandırma vs. hiçbir metafizik anlam yüklemeyen gençler depremden sonra dinî
inanç ve pratikler yönünde bir değişim yaşamadıklarını ifade etmişlerdir.
TÜBİTAK 1002 C Projeleri kapsamında desteklenen saha araştırmasının verilerinden
faydalanılarak hazırlanan bu çalışmada, Türkiye’de 6 Şubat 2023 tarihinde meydana
gelen Kahramanmaraş merkezli depremden farklı düzeylerde etkilenmiş 15-29 yaş
aralığındaki bireylerin doğal afetler sonrasındaki dinî inanç ve pratiklerindeki
değişimler incelenmiştir
Description
Keywords
Citation
ERDİNÇ Z., TEMİZ Y. E., İNCE A., \"6 Şubat Kahramanmaraş Depremleri Sonrasında Gençlerin Dinî İnanç ve Pratiklere Yönelimlerinin İncelenmesi\", Uluslararası Doğal Afetler ve Din Sempozyumu, Düzce, Türkiye, 20 - 21 Ekim 2023