Person:
KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR

Loading...
Profile Picture

Email Address

Birth Date

Research Projects

Organizational Units

Organizational Unit

Job Title

Last Name

KASIMAY ÇAKIR

First Name

ÖZGÜR

Name

Search Results

Now showing 1 - 10 of 34
  • Publication
    Akciğer transplantlı kistik fibroz hastasında kardiyopulmoner egzersiz testi
    (2022-05-12) GÖKDEMİR, YASEMİN; ERDEM ERALP, ELA; KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; KAHRAMAN, MERVE MERİÇ; Kahraman M. M., Mermer K. S., Gökdemir Y., Erdem Eralp E., Kasımay Çakır Ö.
    Giriş: G2P1A0 anneden term doğan, ablası kistik fibrozdan(KF) 6 yaşında ex, 50 günlükkentanı alan hasta. Anne baba sağ sağlıklı. Mayıs 2019’da 14 yaşında Amerika’da bilateralakciğer transplantı olmuş. Ek hastalığı yok.Amaç: Hasta polikliniğimize kardiyopulmoner egzersiz testi için başvurdu.Yöntem: Hastaya koşu bandı ergometresinde modifiye Bruce protokolü ile kademeli artankardiyopulmoner egzersiz testi(KPET) uygulanmıştır. Otomatik bir tansiyon aleti ile kanbasıncı ölçülmüştür. Hastanın yüzüne yerleştirilen maske ve önündeki türbün aracılığıyla hersoluk havasında tüketilen oksijen, üretilen karbondioksit, ventile edilen hava miktarı, solunumsıklığı, solunum rezervi, ventilatuar eşik değeri, nabız oksijeni, kalp hızı, hız-basınç ürünügibi kardiyopulmoner sağlamlığı gösteren belirteçler değerlendirilmiştir. Hastanınantropometrik ölçümleri Tanita 418 cihazıyla alınmıştır.Bulgular: Hastanın ölçümlerinde boyu 165 cm(10.p), kilosu 69.5 kg(50-75.p), BMI:25.5(85-95 p) olarak kaydedilmiştir. Hastanın yağ yüzdesi %25.9, yağ kütlesi 18 kg, yağsız vücutkütlesi ise 51.5 kg olarak ölçülmüştür. Egzersiz testinde VO2pik 30 ml/kg/dk(%49) olarak hesaplanmıştır. Maksimum kalp hızı 148 vuru/dk’dır(%81). Dakikadaki ventilasyonu 89.3 lt,soluk sayısı 48/dk, RER değeri 1.22dir. VE/VO2 değeri 39.5. VE/VCO2 değeri ise 32.4 olaraktespit edilmiştir. Ventilatuar eşik sırasındaki tüketilen oksijen 17 ml/kg/dk (beklenenin%34’ü, ulaşılanın %57’si), kalp hızı 125 vuru/dk’dır(%68).Tartışma: KPET KF hastalarında diagnostik, prognostik ve fonksiyonel verileri göstermesiaçısından çok kıymetlidir. VO2maks, VE/VO2, VE/VCO2 değerleri özellikle 10 yıllık izlemdeölüm ya da transplanta gidişle ilişkilendirilmiştir. KF hastalarında yapılan çalışmada dahayüksek aerobik sağlamlığa sahip olanlar diğer risk faktörlerinin ayarlaması yapıldıktan sonradahi daha düşük aerobik sağlamlığa sahip olanlarla karşılaştırıldıklarında hayatta kalmaşansları 3 kata kadar fazla bulunmuş. 27 pediatrik KF hastasının katıldığı başka çalışmadaVO2pik 32 ml/kg/dk’dan düşük olan hastalar yüksek mortaliteyle ilişkilendirilirken, pik VO2değeri 45 ml/kg/dk olanlar artmış yaşam süresiyle ilişkilendirilmiştir. Pre ve post-transplantdöneminde KPET’in kullanımı için rehberler eksiktir. Özellikle post-transplant dönemindetestin zamanının optimizasyonu ve çıktılarının prognostik değerleri açısından daha çok veriyeihtiyaç vardır.Anahtar Sözcükler: Kardiyopulmoner Egzersiz Testi, Kistik Fibroz, VO2maks
  • Publication
    Kronik aerobik egzersizin takayasu arteritinde kardiyopulmoner sağlamlık ve vasküler fonksiyon üzerine olası koruyucu etkilerinin araştırılması
    (2022-05-12) ALİBAZ ÖNER, FATMA; DİRESKENELİ, RAFİ HANER; KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; Harman Yerli N., Abacar K., Alibaz Öner F., Direskeneli R. H., Kasımay Çakır Ö.
    Giriş: Takayasu arteriti (TA), büyük damarları etkileyen nadir bir vaskülittir.Amaç: Kronik aerobik egzersiz uygulamasının TA hastalığında olası koruyucu etkisininaraştırılması.Yöntem: Araştırmaya 20-55 yaş arasında 17 kadın TA hastası ve yaş ve Beden Kitle İndeksi(BKİ) eşleştirilmiş 11 kadın sağlıklı kontrol dahil edilmiştir (KON). TA hastaları; egzersizyapmayan grup (TAK, n=9) ve 12 hafta süreyle egzersiz yapan grup (TAK+Egz, n=8) olarakayrılmışlardır. Çalışma iki aşama olarak bazal ve deney sonu ölçümleri şeklindeplanlanmıştır; her iki aşamada da bütün katılımcılar antropometrik ölçümler, koşu bandıüzerinde kardiyopulmoner egzersiz testi (KPET), yakın kızılötesi spektroskopisi (NIRS)ölçümü, akım aracılı dilatasyon (FMD) ölçümleri, kan örnekleri, yaşam kalitesi anketi içinteste tabii tutulmuşlardır. Bazal ölçümleri alındıktan sonra TAK+Egz grubu 12 haftalıksüreçte haftada 3 gün ortayüksek şiddette zumba egzersizi yapmıştır. KON ve TAK grubuyapılandırılmış herhangi bir fiziksel aktiviteye katılmamışlardır.Bulgular: TAK ve TAK+Egz gruplarının maksimum oksijen tüketimi (VO2maks) ve%FMD’si bazal ölçümlerde kontrole göre daha düşüktü (p<0.05-0.01); TAK+Egz grubununVO2maks düzeyleri ve %FMD’si yükselmiştir (p<0.05). Anaerobik eşikteki oksijen tüketimi(VO2AT) TAK grubunda ilk ve son ölçümlerde KON grubundan daha düşüktü, TAK+Egzgrubunda ise egzersiz sonrasında bazale göre VO2AT değerleri yükselmiştir (p<0.05-0.01).İlk ölçümlerde TAK ve TAK+Egz grubunun maksimum kalp hızı (KHmaks) değerlerikontrolden daha düşükken egzersiz antrenmanıyla TAK+Egz grubunda ilk ölçüme kıyasla sonölçümde artmıştır (p<0.05). NIRS ölçümlerinde KON grubuna kıyasla TA gruplarında birfarklılık görülmezken, TAK+Egz grubunda egzersizle birlikte izometrik egzersizi sırasındaminimum % satürasyon ve derlenmede ortalama satürasyon artmıştır (p<0.05).Tartışma ve Sonuç: Çalışmamız egzersiz antrenmanının TA’de kardiyopulmoner sağlamlığıarttırdığını ve vasküler fonksiyonu iyileştirdiğini düşündürmektedir.Anahtar Sözcükler: Takayasu arteriti, egzersiz, endotelyal fonksiyon, VO2maks, anaerobikeşik.
  • PublicationOpen Access
    Effects of MC4R, FTO, and NMB Gene Variants to Obesity, Physical Activity, and Eating Behavior Phenotypes
    (WILEY, 2016-10) GÜNEY, AHMET İLTER; Kirac, Deniz; Cakir, Ozgur Kasimay; Avcilar, Tuba; Deyneli, Oguzhan; Kurtel, Hizir; Yazici, Dilek; Kaspar, Elif Cigdem; Celik, Nurgul; Guney, Ahmet Ilter
    Obesity is a major contributory factor of morbidity and mortality. It has been suggested that biological systems may be involved in the tendency to be and to remain physically inactive also behaviors such as food and beverage preferences and nutrient intake may at least partially genetically determined. Consequently, besides environment, genetic factors may also contribute to the level of physical activity and eating behaviors thus effect obesity. Therefore the aim of this study is to investigate the effect of various gene mutations on obesity, physical activity levels and eating behavior phenotypes. One hundred patients and 100 controls were enrolled to the study. Physical activity levels were measured with an actical acceloremeter device. Eating behaviors were evaluated using Three-Factor Eating questionnaire (TFEQ). Associations between eating behavior scores and physical characteristics were also evaluated. The information about other obesity risk factors were also collected. Mutations were investigated with PCR, direct sequencing and Real-Time PCR. rs1051168, rs8050146-2778C>T mutations were found statistically significant in patients, rs1121980 was found statistically significant in controls. 21 mutations were found in MC4R and near MC4R of which 18 of them are novel and 8 of them cause amino acid change. In addition, it was found that, some obesity related factors and questions of TFEQ are associated with various investigated gene mutations. Any relation between gene mutations and physical activity levels were not detected. It is thought that, due to the genotype data and eating behaviors, it may be possible to recommend patients for proper eating patterns to prevent obesity. (C) 2016 IUBMB Life, 68(10):806-816, 2016
  • Publication
    Sıçanlarda parkinson hastalığına bağlı oluşan bellek disfonksiyonuna farklı egzersiz uygulamalarının etkileri
    (2022-05-12) KOYUNCUOĞLU, TÜRKAN; ÖZKAN YENAL, NAZİYE; KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; GÜLHAN, REZZAN; YÜKSEL, MERAL; Koyuncuoğlu T., Erol G., Çulpan Y., Gülhan R., Yüksel M., Özkan Yenal N., Kasımay Çakır Ö.
    Giriş: Parkinson hastalığı (PH) Alzheimer hastalığından sonra en yaygın görülennörodejeneratif hastalıktır.1 PH’da motor semptomların yanı sıra bellek disfonksiyonugörülmektedir. Yüksek anksiyete seviyeleri bellek fonksiyonlarını olumsuz etkilemektedir.2Amaç: İstemli tekerlek çevirme egzersizi, direnç egzersizi ve kombine egzersizuygulamalarının anksiyete düzeyleri ile bellek üzerindeki etkilerinin araştırılması ve alttayatan mekanizmaların ortaya konulması amaçlanmıştır.Yöntem: Çalışmada Wistar Albino erkek sıçanlarda (n=50) taklit cerrahi ve Parkinsongrupları oluşturulduktan sonra sedanter ve 3 farklı egzersiz protokolünün uygulandığı istemli(İE), rezistans (RE) ve kombine (KE: İE+RE) grupları oluşturuldu. Egzersizler 6 haftaboyunca (3 gün/hafta) uygulandı. PH modeli oluşturmak için sıçanlarda sağ mediyal önbeyine 6-OHDA (0.5 μl/dk) enjeksiyonu yapıldı. Taklit cerrahili gruplara 6-OHDA’nınçözücüsü verildi. Apomorfin uygulamaları sonrası rotasyon hareketi ile Parkinson modelideğerlendirildi. Obje tanıma testi ve delikli levha testleri sıçanlarda bellek fonksiyonlarını veanksiyete düzeylerini değerlendirmek için yaptırıldı. Beyin dokusunda antioksidan glutatyon(GSH) ve lipid peroksidasyonu belirteci malondialdehit (MDA) ve nötrofil infiltrasyonugöstergeci miyeloperoksidaz (MPO) aktivitesi, oksidan radikallerin belirteci luminol velusigenin ölçüldü. Verilerin analizinde tek yönlü ANOVA ardından Tukey-Kramer testi ilestudent’s t testi kullanıldı. Bulgular: Her 3 egzersiz ile Parkinsona bağlı gerileyen bellek fonksiyonu düzelmiştir(p<0.05-0.01). Sedantere kıyasla PH oluşturulmuş KE grubunda rotasyon hareketi azalırken,İE grubunda arttı (p<0.05-0.01). PH oluşturulmasıyla luminol ve lusigenin düzeyleri artarken,İE ile luminol azalmıştır (p<0.05-0.001). MPO aktivitesinin PH oluşturulmasıyla sedantergrubunda yükseldiği, ancak İE ve RE gruplarında baskılandığı gözlenmiştir (p<0.01-0.001).Her 3 egzersiz ile GSH düzeylerinin arttığı (p<0.05-0.01), KE ile MDA düzeylerinin düştüğübulundu (p<0.05). PH oluşturulmasıyla sedanter grupta azalmış bulunan bakılan delik sayısıve şahlanma sayısı (p<0.01-0.001), RE ve KE gruplarında artmıştır (p<0.05-0.01). Sedanterve İE gruplarında artan donma süresi, KE ile azalmıştır (p<0.05-0.001).Tartışma ve Sonuç: KE lipid peroksidasyonunu baskılamış, İE ve RE nötrofilinfiltrasyonunu azaltmıştır. RE ve KE anksiyeteyi hafifletmiştir. PH’da oluşan bellekdisfonksiyonunda farklı egzersiz uygulamalarının koruyucu etki gösterdikleri ortayakonmuştur.Anahtar Sözcükler: Egzersiz, Parkinson, Anksiyete, Bellek, Antioksidan
  • PublicationOpen Access
    Impact of valproate and levetiracetam exposure on GAERS behavior during pregnancy
    (2023-09-01) TURGAN AŞIK, ZEHRA NUR; KOYUNCUOĞLU, TÜRKAN; KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; YAVUZ M., Kantarcı B. C., Şanlı A., Gavaş Ş., TURGAN AŞIK Z. N., KOYUNCUOĞLU T., KASIMAY Ö., ONAT F.
    Objective: Valproate (VPA) and levetiracetam (LEV) are frequently prescribed for the management of idiopathic generalized seizures; however, their well-documented teratogenic effects raise concerns when administered to pregnant epileptic patients. This study aimed to assess the impact of VPA and LEV exposure during pregnancy on Genetic Absence Epilepsy Rats from Strasbourg (GAERS). Methods: Female GAERS rats were categorized into three groups: saline-treated (n=6), VPA-treated (200 mg/kg, n=4), and LEV-treated (50 mg/kg, n=6). Intraperitoneal injections were initiated from mating start and continued until partition. Locomotor activity and anxiety-like behavior were evaluated using open-field and hole-board tests for the VPA-treated and VPA-and LEV-treated groups; respectively. These tests were conducted both before and during pregnancy. Results: Across all groups, open-field testing demonstrated a tendency toward reduced locomotor activity parameters compared with pre-pregnancy, with VPA treatment showing significance (p<0.05). The hole-board test indicated a trend toward decreased rearing and hole exploration, coupled with increased freezing behavior in the saline-and VPA-treated groups. The LEV-treated group showed an elevation in freezing behavior and a decline in hole exploration. Conclusion: Although minimal effects on anxiety-like behaviors were noted in anti-seizure drug-treated rats, subtle tendencies were evident in the hole-board test. VPA and LEV administration resulted in depressive parameters in the locomotor activity test. These findings emphasize the need for caution when prescribing and using VPA and the LEV during pregnancy in terms of maternal behavior and mood.
  • Publication
    The Effects of Different Exercise Modalities in Alzheimer's Disease
    (MARMARA UNIV, INST HEALTH SCIENCES, 2017) ÖZBEYLİ, DİLEK; Ozbeyli, Dilek; Cakir, Ozgur Kasimay
    Alzheimer's disease (AD) is a progressive neurodegenerative disease and the most common cause of dementia. Increased oxidative stress, abnormal amyloid beta (A beta) accumulation, tau aggregation, neuroinflammation, neuronal plasticity failure, and neuronal loss are the main factors related to the pathophysiology of AD. Increasing evidence suggests that physical activity has a positive effect on both cognitive function and cellular pathologies of AD. It has been demonstrated that aerobic exercise (AE) increases the activity of antioxidant enzymes and synthesis of neurotrophic factors, decreases the levels of neuroinflammatory markers, and enhances the functions of learning and memory. It is also beneficial for the improvement of cell survival and upregulation of A beta clearance. AE has been shown to reduce the levels of soluble A beta(1-42) via an increase in enzyme activity, which is responsible for the upregulation of A beta clearance in brain tissues. It also represses apoptotic cascades such as the caspase-9, cytochrome c, Bax, and caspase-3 cascades. Although there are no clear data on the effects of resistance exercise (RE) on AD, only a small number of articles have studied the effects of RE on models of aging. In these studies, RE increased the serum concentrations of insulin-like growth factor-1 and brain-derived neurotrophic factor (BDNF), reduced oxidative stress in humans, and up-regulated the hippocampal expression of BDNF mRNA in animals. In addition, RE and AE therapies may help progress in daily activities and enhance physical ability in AD patients. Eventually, exercise therapy regimens may lead to more effective treatment options and slow the progression of AD without any side effects.
  • Publication
    The therapeutic effect of aerobic, resistance and combined exercise in vascular dementia rat models by improving cognitive function
    (2022-09-18) KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; Koşar F. E., Ökten O., KOYUNCUOĞLU T., Oruç F., Öztürk S., Karaşahin E., Aydil S., ŞENER AKÇORA D., KASIMAY ÇAKIR Ö.
  • Publication
    Protective effect of low dose caffeine on psychological stress and cognitive function
    (PERGAMON-ELSEVIER SCIENCE LTD, 2017) AKAKIN, DİLEK; Cakir, Ozgur Kasimay; Ellek, Nurfitnat; Salehin, Nabila; Hamamci, Rabia; Keles, Hulya; Kayali, Damla Gokceoglu; Akakin, Dilek; Yuksel, Meral; Ozbeyli, Dilek
    Introduction: Caffeine is an adrenergic antagonist that enhances neuronal activity. Psychological stress depresses cognitive function. Aim: To investigate the effects of acute and chronic low dose caffeine on anxiety-like behavior and cognitive functions of acute or chronic psychological stressed rats. Material-method: Acute or chronic caffeine (3 mg/kg) was administered to male Sprague Dawley rats (200-250 g, n = 42) before acute (cat odor) and chronic variable psychological stress (restraint overcrowding stress, elevated plus maze, cat odor, forced swimming) induction. Anxiety and cognitive functions were evaluated byhole-board and object recognition tests. The brain glutathione and malondialdehyde assays, myeloperoxidase, nitric oxide (NO), superoxide dismutase (SOD), luminol and lucigenin activity and histological examination were done. ANOVA and Student's t-test were used for statistical analysis. Results: The depressed cognitive function with chronic stress exposure and the increased anxiety-like behavior with both stress inductions were improved via both caffeine applications (p < 0.05-0.001). Both caffeine pretreatments in chronic stressed rats, and chronic caffeine in acute stressed ones reduced the elevated myeloperoxidase activities (p < 0.05-0.01). The increased malondialdehyde, lucigenin and NO levels with acute stress were inhibited with chronic caffeine (p < 0.05-0.01), malondialdehyde and NO levels were declined by acute caffeine (p < 0.001). Acute caffeine decreased SOD activity (p < 0.01) and improved glutathione (p < 0.01) and luminol levels (p < 0.05). The induced histological damage with both stress exposures was ameliorated with chronic caffeine. Conclusion: The increased anxiety-like behavior and depleted cognitive functions under stress conditions were improved with both acute and predominantly chronic caffeine pretreatments by decreasing oxidative damage parameters. (C) 2016 Elsevier Inc. All rights reserved.
  • Publication
    Estrogen Protects against Oxidative Multiorgan Damage in Rats with Chronic Renal Failure
    (TAYLOR & FRANCIS LTD, 2009) YEGEN, BERRAK; Kasimay, Oezguer; Sener, Goeksel; Cakir, Baris; Yueksel, Meral; Cetinel, Sule; Contuk, Gazi; Yegen, Berrak C.
    The impact of sex dimorphism on chronic renal failure (CRF)-induced oxidative multiorgan damage and the effects of estradiol (E-2) loss and E-2 supplementation on the progress of CRF were studied. Sprague-Dawley rats underwent 5/6 nephrectomy (CRF), and a group of female rats had bilateral ovariectomy (OVX), while the sham-operated rats had no nephrectomy or OVX. Rats received either estradiol propionate (50 mu g/kg/day) or vehicle for six weeks. Serum BUN levels were elevated in both male and female CRF groups treated with vehicle, while creatinine level was not significantly changed in the female CRF group. CRF-induced elevation in serum TNF-alpha of male rats was abolished when the animals were treated with E-2, while OVX exaggerated TNF-alpha response. In OVX and male rats with CRF, E-2 treatment reversed the malondialdehyde elevations in all the studied tissues (kidney, heart, lung, ileum, brain, liver, and gastrocnemius muscle), while depletion of glutathione in these tissues was prevented by E-2 treatment. Similarly, increased levels of myeloperoxidase activity, lucigenin chemiluminescence, and collagen in most of the tissues were reversed by E-2 treatment. The findings show that the extent of tissue injuries was relatively less in females, while ovariectomy exacerbated all the indices of oxidative injury. Moreover, the administration of E-2, with its potent anti-oxidant and anti-inflammatory effects, markedly improved CRF-induced systemic inflammatory outcomes in both male and female rats by depressing tissue neutrophil infiltration and modulating the release of inflammatory cytokines.
  • Publication
    Pentilentetrazol ile oluşturulan deneysel epilepsi modelinde farklı egzersiz tiplerinin kognitif fonksiyona etkileri
    (2022-05-12) KOYUNCUOĞLU, TÜRKAN; ÖZKAN YENAL, NAZİYE; KASIMAY ÇAKIR, ÖZGÜR; GÜLHAN, REZZAN; Erol G., Koyuncuoğlu T., Çulpan Y., Gülhan R., Yüksel M., Özkan Yenal N., Kasımay Çakır Ö.
    Giriş: Epilepsi, nöbetlerle seyreden bozukluktur. Egzersizin beyin sağlığına olumlu etkileribilinmekteyken, farklı egzersiz tiplerinin nöroprotektif etkileri merak konusudur.Amaç: Çalışmada pentilentetrazol (PTZ) ile oluşturulan kindling epilepsi modelinde; farklıegzersiz türlerinin kognitif fonksiyon üzerine etkileri ve altta yatan mekanizmalarınaraştırılması amaçlanmıştır.Yöntem: Erkek Wistar-Albino sıçanlar (n=48) kontrol ve epilepsi olarak iki ana gruba veardından sedanter, istemli egzersiz (İE: günlük ritim ölçer tekerleği), rezistans egzersiz (RE:ağırlıklı merdiven çıkma) ve kombine egzersiz (KE: tekerlek+ağırlıklı merdiven çıkma)olmak üzere alt gruplara ayrıldı. Egzersiz gruplarına 6 hafta boyunca haftada 3 gün egzersizyaptırılırken, sedanter gruplar kafeslerinde tutuldular. PTZ’nin (30 mg/kg; intraperitoneal)kronik enjeksiyonu ile deneysel kindling epilepsi modeli oluşturuldu. Epileptik nöbetlerindeğerlendirilmesinde Racine’nin skorlaması kullanıldı. Kognisyonu değerlendirmek için objetanıma testi, anksiyete düzeylerini değerlendirmek için delikli levha ve artı labirent testlerikullanıldı. Beyin dokularında biyokimyasal ve histolojik değerlendirmeler yapıldı.Bulgular: Epileptik nöbetlerde İE’e kıyasla RE ile grade 3’e ulaşmak için gereken toplamenjeksiyon sayısı azalmıştır (p<0.05). Epilepsi ile artan lusigenin ve luminol düzeylerini (p<0.001), egzersiz uygulamaları baskılamıştır (p<0.05-p< 0.001). Epilepsi oluşturulmasıylahipokampusta nöron hücrelerinde büzülmeler ve piknotik nükleuslar ile karakterize belirgindejenerasyonlar görülmüş, İE ise CA3 bölgesinde bu nöron dejenerasyonu baskılamıştır.Epilepsi oluşturulmasıyla artan MPO aktivitesini İE ve RE baskılamıştır (p<0.01-0.001).MDA düzeyleri epileptik hayvanlarda kontrole göre artmış (p<0.05-0.001), RE ile azalmıştır(p<0.05). Kognitif fonksiyon epilepsi ile azalmış, RE ve KE gruplarında artmıştır (p<0.05-0.01). Kontrole kıyasla epileptik hayvanlarda artan anksiyete düzeyini İE ve KE uygulamaları nöbetleriyle artan inflamatuvar süreç İE ve RE ile baskılanmıştır. Tüm egzersiz uygulamalarıoksidan hasar radikallerini azaltmış ve antioksidan kapasiteyi arttırmıştır. Sonuçlarımız farklıegzersiz tiplerinin epilepsi oluşturulmuş sıçanlarda bozulan kognitif fonksiyonu inflamatuvarve oksidan süreci baskılayarak, anksiyete düzeylerini hafifleterek iyileştirdiğinidüşündürmektedir.Anahtar Sözcükler: Epilepsi, İstemli, Rezistans, Egzersiz, Kognisyon