Browsing by Type "doctoralThesis"
Now showing 1 - 20 of 9416
Results Per Page
Sort Options
Item Metadata only 0-9 yaş çocuklarında normal ABR bulgularının standardizasyonu(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1995) Özbayır, Sezer; Akdaş, Ferda; Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Bilim DalıItem Metadata only 10-12 Yaş çocukların fiziksel aktivite düzeyleri ve fiziksel uygunluklarının incelenmesi(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2003) Saygın, Özcan; Mengütay, Sami; Beden Eğitimi ve Spor Anabilim DalıÖZETBu çalışma 10-12 yaş grubu erkek ve kız çocukların fiziksel uygunluk ve fiziksel aktivite özelliklerinin cinsiyete ve yaşa göre incelemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmaya 650 erkek ve 559 kız çocuk olmak üzere toplam 1209 çocuk katılmıştır. Fiziksel uygunluk özellikleri olarak, boy, beden ağırlığı, BKİ, beden kompozisyonu, Maks. VO2, kuvvet, esneklik, dikey sıçrama, anaerobik güç ve 30 m. sürat değerleri ölçüm ve testleri yapılmıştır. Fiziksel aktivite özellikleri olarak ise, fiziksel aktivite kategorileri, fiziksel aktivite yoğunluğu ve fiziksel aktivite düzeyleri değerlendirilmiştir. İstatistiksel analizler için SPSS programı kullanılmıştır. Cinsiyetler arası karşılaştırmalarda independent t testi, yaş gruplarının karşılaştırılmasında Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ile Tukey HSD testi kullanılmıştır. Değişkenler arası ilişkiyi incelemek için Pearson Korelasyon ve Adım-Adım Regresyon analizleri kullanılmıştır.İstatistiksel analizler sonucunda erkek çocukların maks. VO2, el kavrama kuvveti, bacak kuvveti, anaerobik güç, dikey sıçrama ve 30 m. sürat performanslarının kızlardan daha yüksek olduğu bulunmuştur. Esneklik ve beden yağ oranında ise kızların değeri daha yüksektir. Erkek çocuklarda boy, beden ağırlığı maks. VO2, el kavrama kuvveti, bacak kuvveti, anaerobik güç, dikey sıçrama değerlerinde ve 30 m. sürat performansında yaşla birlikte artış gözlenmektedir. Kız çocuklarda yaşla birlikte BKİ, el kavrama ve bacak kuvveti, dikey sıçrama ile anaerobik güç değerleri artmaktadır. Fiziksel aktivite düzeyleri ve orta-şiddetli yoğunlukta yapılan aktivite süreleri erkek çocuklarda kızlardan anlamlı düzeyde yüksekken, hafif yoğunlukta yapılan aktivite sürelerinde kızların değeri daha yüksek bulunmuştur. Fiziksel aktivite düzeyleri erkeklerde ve kızlarda yaşla birlikte artış göstermektedir. Yaşla birlikte erkeklerde orta - şiddetli yoğunlukta yapılan aktivite süreleri azalmaktadır. Kızlarda yaşla birlikte sedanter yoğunlukta yapılan aktivite süreleri artarken, hafif yoğunlukta ve orta - şiddetli yoğunlukta yapılan aktivite süreleri azalmaktadır. Erkek çocukların orta-şiddetli yoğunlukta yaptığı aktiviteler ile beden yağ oranı arasında negatif, Maks. VO2 ve dikey sıçrama değeri arasında pozitif yönde bir ilişkiye rastlanmıştır. Kız çocukların orta-şiddetli yoğunlukta yaptığı aktiviteler ile maks VO2 arasında pozitif, beden yağ oranı ve 30 m. sürat değeri arasında negatif yönde bir ilişki bulunmuştur. Erkeklerde Maks. VO2 değeri fiziksel aktivite düzeyini pozitif, beden yağ oranı negatif olarak etkilemektedir. Kızlarda ise Maks. VO2 ve 30 m. sürat değerleri fiziksel aktivite düzeyini olumlu, beden yağ oranı ise negatif olarak etkilemektedir.EXAMINATION OF PHYSICAL ACTIVITY LEVELS AND PHYSICAL FITNESS OF THE CHILDREN AGED 10-12 SUMMARYThis study has been made in order to examine the levels of physical activity and characteristic of physical fitness of the girls and boys, of age groups 10-12 according to gender and age. 1209 children, as 650 boys and 559 girls have joined this study. As characteristics of physical fitness; the values of height, body weight, BMI, body composition, max VO2, strength, flexibility, vertical jump, anaerobic power, and 30 m. sprints were measured. As charasteristics of physical activity, physical activity categories, physical activity intensity and physical activity levels were evaluated.SPSS programme was used for statistical analysis. Independent "t" test was used for the comparisons between genders. One-Way ANOVA and Tukey HSD tests were used for the comparisons among age groups. Pearson Correlation and Stepwise Multiple Regression were used to examine the relationship between variations. As a result of statistical analysis, the values of max. VO2, hand grip, leg strength, anaerobic power, vertical jump and 30 m. sprints performance of the boys were better than the girls. In flexibility and body fat values, the value of the girls was higher. In the values of height, body weight, Max. VO2, hand grip, leg strength, vertical jump, anaerobic power and performance of 30 m. sprint increased in boys together with age. The values of BMI, hand grip, leg strength, vertical jump and anaerobic power increased in girls together with age. As the physical activity levels and periods of moderate-vigorous intensity were significantly higher in boys than girls, activity periods of the girls at light intensity were higher than the boys'. Levels of physical activity in boys and girls showed an increase with the age. In boys activity periods at moderate-vigorous intensity decreases together with age. In girls, together with age activity periods at sedentary intensity increase but activity periods at light intensity and moderate-vigorous intensity decrease.There was a negative relationship between activities of boys at moderate-vigorous intensity and rate of body fat but there was a positive relationship at the values of max. VO2 and vertical jump. A positive relationship between the moderate-viogorous activities of girls and max. VO2 yet, a negative relationship between the body fat rate and the value of 30 m. sprint have been observed. In boys, the value of max. VO2 has affected the level of physical activity positively but has affected the body fat rate negatively. As for the girls, max. VO2 and 30 m. sprint have affected the physical activity level in a positive way, but the body fat rate in a negative way.Item Metadata only 10-16 yaş çocuk ve ergenler için erken dönem uyumsuz şema ölçekler takımı (çeşöt)’nın geçerlik, güvenirlik ve norm çalışması(Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2013) Güner, Olcay; Ekşi, Halil; Aslan, A. Esra; Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bilim DalıÖZETBu çalışmanın amacı 10-16 yaş Türk çocuk ve ergenler için erken dönem uyumsuz şemalarını belirlemeye yönelik bir ölçek geliştirmektir. Ölçek Young’ın Şema Terapi Kuramı temelinde geliştirilmiş ve ölçeğe 10-16 Yaş Çocuk ve Ergenler İçin Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçekler Takımı (ÇEŞÖT) adı verilmiştir.Ölçek Şema Terapi Kuramı’nda tanımlanan karşılanmamış beş ihtiyaç alanı perspektifinde, beş ayrı ölçekten oluşan bir ölçekler takımı olarak dizayn edilmiştir. Ölçeğin geliştirilmesi aşamasında araştırmacı tarafından hazırlanan soru havuzu, farklı uzmanlık alanlarına sahip10 hakem tarafından değerlendirilmiş, pilot uygulamalar gerçekleştirilmiş, okuma-anlama analizleri yapılmış ve öncül forma ulaşılmıştır. Daha sonra uygulamalar gerçekleştirilmiş, toplanan veriler hem açımlayıcı hem doğrulayıcı faktör analizlerine tabii tutulmuş, test tekrar-test, içtutarlılık analizleri ile güvenirlik çalışmaları yapılmış; Sıfat Listesi (SL), Ebeveyn ve Akran Bağlanma Ölçeği (EABÖ), Sorun Tarama Ölçeği (STÖ-45) ve Young Şema Ölçeği (YŞÖ) ile Çocuk ve Ergenler İçin Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçekler Takımı (ÇEŞÖT)’nın korelasyonlarına bakılarak kriter geçerliği çalışmaları yapılmış; daha sonra klinik ve klinik olmayan çalışma grupları ile yapı geçerliği çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Yapılan geçerlik ve güvenirlik çalışmaları 983 kişilik (%49’u kız, %51’i erkek) bir çalışma grubu ile gerçekleştirilmiş ve tüm çalışmalar 10-16 Yaş Çocuk ve Ergenler İçin Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçekler Takımı (ÇEŞÖT)’nın geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğu yönünde anlamlı sonuçlar vermiştir.Geçerlilik ve güvenilirlik analizlerinin değerlendirilmesi ve yorumlanmasından sonra, 10-16 Yaş Çocuk ve Ergenler İçin Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçekler Takımı (ÇEŞÖT) beş ayrı ölçekten, toplam 97 maddeden ve yorumlanabilir 15 faktörden oluşan geçerli, güvenilir bir ölçek olarak kabul edilmiştir.Son olarak, 2250 kişilik (%49’u kız, %51’i erkek) bir örneklem grubu ile çalışılarak, ölçeğin genel, cinsiyet, yaş ve cinsiyet-yaş grupları için norm çalışmaları gerçekleştirilmiş ve sonuçlar tablolaştırılmıştır. Sonuç olarak, yapılan tüm analizler göz önünde bulundurulduğunda, İstanbul evreni için 10-16 Yaş Çocuk ve Ergenler İçin Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçekler Takımı (ÇEŞÖT)’nın geçerli, güvenilir, norm değerleri belirlenmiş bir ölçek olarak; klinik çalışmalarda, sağlıklı çocuk/ genç rehberlik çalışmalarında, araştırmalarda güvenle kullanılabilecek; temeli uluslararası uygulamaları olan bir kurama dayalı ancak, özgün bir ölçek olduğu söylenebilir.Anahtar Kelimeler: Young Şema Terapi Kuramı, Erken Dönem Uyumsuz Şema Ölçeği, 10-16 Yaş Çocuk ve Ergenler; Açımlayıcı Faktör Analizi, Doğrulayıcı Faktör Analizi, Güvenirlik, Geçerlik, Norm.ABSTRACTPresent study aims to develop a questionnaire that assesses early maladaptive schemas of Turkish children and adolescents between the ages of 10-16. The questionnaire was developed based on the Young’s Schema Therapy Theory and named as Early Maladaptive Schema Questionnaires Set for Children and Adolescents between the ages of 10-16.Questionnaire was designed as a set of five different inventories that based on the five schema domains in Schema Therapy Theory. Initial item pool of the questionnaire was generated by the researcher and evaluated by 10 experienced specialists in the area of clinical psychology and psychiatry. Following pilot studies, reading and comprehension analysis were performed and the initial form of the questionnaire was created. Both exploratory and confirmatory factor analysis were performed and also test-retest and internal consistency analysis was carried out to assess reliability of the questionnaire. Correlations of Set of Early Maladaptive Schema Questionnaires for Children and Adolescents with Adjective Check List (ACL), Inventory of Parent and Peer Attachment (IPPA), Symptom Assessment (SA-45) and Young Schema Questionnaire (YSQ) were investigated to assess criterion validity and also clinic and non-clinic subgroups were compared to assess construct validity of the questionnaire. Reliability and validity analysis were carried out with 983 participants (49% female, %51 male) and all analysis revealed significant results that Set of Early Maladaptive Schema Questionnaires for Children and Adolescents between the ages of 10-16 found to be reliable and valid questionnaire.As a reliable and valid questionnaire, Set of Early Maladaptive Schema Questionnaires for Children and Adolescents between the ages of 10-16, consisted of 5 different questionnaires, 15 interpretable factors and 97 items.At the final stage, with a sample of 2250 participants (49% female, 51% male), norm scores were calculated and tabled in general for age groups, gender and age-gender groups. In conclusion, Set of Early Maladaptive Schema Questionnaires for Children and Adolescents between the ages of 10-16 turned out to be unique but grounded, reliable and valid questionnaire with norm scores at İstanbul universe and can be used in clinical studies, counseling studies and researches with children and adolescents in safe.Key Words: Young Schema Theory Questionnaire, Early Maladaptive Schema Questionnaire, Children and Adolescents, Exploratory Factor Analysis, Confirmatory Factor Analysis, Reliability, Validity, Norm Scores.Item Metadata only 11 Eylül 2001 sonrası İslam'la ilgili medya değerlendirmeleri(Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2009) Kurtuluş, Yunus; Arslantürk, Zeki; İlahiyat Anabilim Dalı Din Sosyolojisi Bilim DalıAnahtar Kelimeler :Medya,11 Eylül, DinÖZET11 EYLÜL 2001 SONRASI ĐSLAM’LA ĐLGĐLĐ MEDYADEĞERLENDĐRMELERĐ“11 Eylül 2001 Sonrası Đslam’la Đlgili Medya Değerlendirmeleri” adlı tezçalısması dökümantasyon metodu ile hazırlanmıstır. Çalısma iki ana kısımdanolusmustur. Birinci bölüm tezin teorik çerçevesini olusturmustur. Teorik çerçeve kendiiçinde üç bölüme ayrılmıstır. Birinci bölümde medya kavramı sosyolojik açıdandeğerlendirilmistir. Teorik kısmın ikinci bölümünde medya kavramının Din Sosyolojisiaçısından değerlendirmesi yer almıstır. Teorik çerçevenin üçüncü bölümünde ise, 11Eylül 2001 saldırılarının, Din ile medya arasındaki iliskisine ayrılmıstır.11Eylül 2001miat alınarak, öncesi ve sonrasında Batıda Đslamiyete nasıl bakıldığına değinilmistir.Analiz (Ampirik bulgular) değerlendirilmesine ayrılmıs olan Đkinci Bölümde 4gazetenin Radikal, Cumhuriyet, Hürriyet ve Zaman gazetelerinin 11 Eylül 2001’den 3ay önce ve 9 ay sonra tarihleri olmak üzere 1 yıllık bir süreç taranmıstır. Belirlenmisolan bu dört gazetenin 11 Eylül 2001’den önce ve sonra olmak üzere din olgusu içerenhaber ve yorumlar sınıflandırılarak karsılastırılmıslardır. Belirlenen gazetelerin birincive dıs haberler sayfaları ile bu gazetelerde düzenli olarak yazı yazan yazarlarınmakaleleri, taranarak din olgusu içeren haberler ve yorumlar incelenmistir.Keywords: :Media, Eleventh of the September, ReligionABSTRACTMEDIA ASSESSMENTS RELATED TO ISLAM AFTER 9/11In this work, the evaluations of the media related to Islam after 11th September2001 have been studied in documentation method. The work consists of two main partsand the first part forms a theoretical framework to the thesis which is also divided intothree subtitles. In the first chapter, the concept of media is evaluated from a sociologicalpoint of view. In the second chapter of the theoretical part, the concept of media isevaluated in terms of religious sociology. The third chapter of the theoretical part isdevoted to the relationship between the 11th September attacks and, media and religion.Assuming the date 11th September as a turning point, the changing approaches towardsIslam in the West is evaluated.In the second part which is devoted to analytical evaluation (empricaldeductions),4 Turkish journals, namely Radikal, Cumhuriyet,Hürriyet and Zaman havebeen scanned for a period of 1 year,that is 3 months before and 9 months after the 11thSeptember 2001.All the reports,articles,columns and comments took place in thesejournals are classified and compared.Especialy the first pages and the sections quotingforeign news in these journals have been carefully studied in terms of theabovementioned matters.Item Metadata only 11 Eylül 2001 sonrası Türkiye’de din merkezli batı stratejileri(Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010) Öztürk, Mustafa Tahir; Coşkun, Ali; İlahiyat Anabilim Dalı Din Sosyolojisi Bilim DalıAnahtar Kelimeler : Dinlerarası Diyalog, Strateji, Teo-strateji, Misyonerlik, 11 Eylül OlayıÖZET11 EYLÜL 2001 SONRASI TÜRKİYE’DE DİN MERKEZLİ BATI STRATEJİLERİII. Dünya Savaşı’ndan sonra başlayan süreçte, başını ABD’nin çektiği Batı Dünyası, stratejilerinin merkezine dini oturtmuştur. Bu sürecin üç önemli aşaması olmuştur. Birincisi, 1965 yılında başlayan dinlerarası diyalog aşaması; ikincisi SSCB’nin dağılması, üçüncü ve en dikkat çekici aşaması 11 Eylül Olayı’dır. Anılan süreçte İslam, Hıristiyanlık karşısında en büyük rakip ve dolayısıyla en büyük tehlike; Türkiye ise din merkezli bu stratejilerin muhatabı olan en önemli ülkesi olmuştur. “11 Eylül 2001 Sonrası Türkiye’de Din Merkezli Batı Stratejileri” adlı çalışmamızda temelde 11 Eylül Olayı sonrası Hıristiyan Batı Dünyası’nın teo-stratejilerinin ana hedef ülkesi durumunda olan Türkiye’deki yansımaları ele alınmıştır. Araştırmamız giriş, dört bölüm, sonuç, ekler ve bibliyografyadan oluşmaktadır. Girişte araştırmanın konusu, amacı, önemi, iddia ve varsayımları, sınırları, yöntemi, ilgili literatür, temel kavramlar, teorik çerçeve ve plan ele alınmaktadır. Birinci bölümde Batı’nın İslam Dünyası ve Türkiye ile ilişkilerinin tarihi arka planı ele alınmıştır. İkinci bölümde Batı’nın din ve siyaset ilişkilerine bakışının temel belirleyicisi olan Pavlus ile İslam ve Türkiye siyasetinin temsili teorisyenleri olan Toynbee ve Huntington ele alınmıştır. Üçüncü bölümde 11 Eylül Olayı tasvir edilmiş ve stratejik sonuçlarına değinilmiştir. Dördüncü bölümde ise Batının Türkiye üzerindeki teostratejik hedeflerinin başlıca göstergelerine değinilmiştir. GENERAL KNOWLEDGEName and Surname : Mustafa Tahir ÖztürkField : TheologyProgramme : Sociology of ReligionSupervisor : Associated Professor Ali CoşkunDegree Awarded and Date : Doctorate-July 2010Keywords : Interreligious Dialogue, Strategy, Teo-strategy, Missionary, September 11 EventABSTRACTRELIGION CENTERED WESTERN STRATEGIES IN TURKEY AFTER SEPTEMBER 11, 2001Western world, under the lead of the United States, has taken “religion” as a core for their international strategies, particularly after the Second World War. This period can be investigated under three different stages. First stage called as the interreligious dialogue stage started in the year of 1965, dissolution of the Soviet Union opened the second stage in 1991. The third and the most striking stage started with the September 11. In the period which embraced three of aforementioned stages, Islam is considered as the most powerful opponent of Christianity and also the biggest danger for it. Hence, Turkey became the most important country which confronted with this religion centered western strategies. This work, entitled “Religion Centered Western Strategies in Turkey after September 11, 2001” focuses mainly on the impact of teo-strategies of Christian Western World on Turkey which became his main target after the September 11. Our research consists of an introduction part, four chapters, the conclusion, appendices and the bibliography. In introduction part the aim and scope, hypotheses, limitation and methodology, briefly theoretical background, of this work are framed. Whilst the first chapter touches briefly on historical background of relations between Western and Islamic World and Turkey, second chapter focuses on Pavlus who is the main determiner of the Western view on religion and politics, Toynbee and Huntington who are the representatives of Western politics for Islam and Turkey. In the third chapter, the September 11 is described and the strategic results of the event are explored. In the last chapter, i.e. fourth one, the main indicators of teo-strategic goals of Western for Turkey are handled.Item Metadata only 11 Eylül saldırıları ardından Amerikan medyasında milliyetçilik(Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2004) Akıner, Nurdan; İnceoğlu, Yasemin; İletişim Bilimleri Anabilim Dalı Genel Gazetecilik Bilim DalıThis PhD dissertation research focuses on how U.S. media have released the news about 9/11 Attacks. A propaganda analysis approach is applied to the following days' coverage of the 9/11 Attacks to The World Trade Center and Pentagon, with the aim of studying how the various national and international news contexts influenced the media discourse's relationship to the propaganda discourse after the attacks. This problematic is relevant for the current discussion on U.S. media and patriotism in connection with fairness of journalism. Furthermore, with this study the effects of disinformation and misinformation on hate crimes are explained. The findings of the research points out that the U.S. media have pumped jingoistic craze and general freedoms, freedom of expression were limited by Bush's government in U.S. aftermath of 9/11 Attacks.Item Metadata only 11- 12 yaş erkek yüzücü ve tenisçilerde anaerobik yüklenme sırasında EKG bulgularının değerlendirilmesi(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1995) Erman, K. Alparslan; Ertuğrul, Türkan; Beden Eğitimi ve Spor Anabilim DalıItem Metadata only 11- 14 Yaş grubu sporcularda grupla psikolojik danışmanın kontrol odağına etkisinin araştırılması(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1997) Karagözoğlu, Cengiz; Özcan, Ali Osman; Beden Eğitimi ve Spor Anabilim DalıItem Metadata only 11-12 yaş grubu çocuklarına sekiz haftalık bilateral futbol antrenman programının öğrenme transferi ve öğrenme transferi kalıcıığı üzerine etkileri(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2011) Yorulmaz, Hasan; Erdil, N Güven; Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı1.ÖZETFutbolcuların dominant ve resesif ayaklarını üst düzeyde kullanabilmesi kendilerine önemli avantajlar sağlamaktadır. Bu özel duruma bağlı olarak futbolda alt ekstremite bilateral beceri antrenmanlarının önemi artmış ve futbolcuların her iki ayağını olabildiğince iyi kullanabilmesi bir zorunluluk halini almıştır. Bu kapsamda yapılan çalışmaya, Edirne ilinde daha önce herhangi bir futbol kulübünde futbol eğitimi almamış 40 kız ve 40 erkek öğrenci katılmıştır. Çalışmanın amacı, unilateral (tek taraflı) futbol antrenman programları ile son yıllarda üzerinde farklı araştırmalar yapılan bilateral (iki taraflı) antrenman programları arasında, antrenmanlar sonrasında kazanılan futbol becerilerinin öğrenme transferi ve öğrenme transferi kalıcılığı üzerine etkilerini incelemektir.Çalışmada öğrencilerin ayak tercihi eğilimlerini değerlendirmek için Yenilenmiş Waterloo Ayak Tercihi Anketi kullanılmıştır. Sekiz haftalık farklı futbol temel teknik antrenman programlarına katılan üç deney ve bir kontrol grubu duvar pası, top sürme, top sektirme ve hedefe isabetli şut değerleri karşılaştırılmıştır.Antrenmanlar sonrası ön test-son test ve son test-kalıcılık test değerleri karşılaştırıldığında; duvar pası, top sektirme ve top sürme değerlerinde anlamlı fark bulunmuştur (p<0.05). Grupların duvar pası, top sürme ve hedefe isabetli vuruş kalıcılık değerleri karşılaştırıldığında ise anlamlı fark bulunmamıştır (p>0.05). Elde edilen veriler sonucunda, 11-12 yaş grubu çocuklara futbol eğitimi verilmesi için planlanan antrenmanlar öncesi yapılan bilimsel testler aynı yöntemlerle iki ay süren antrenmanlar sonrasında tekrar uygulanmış ve antrenmanların; kontrol ve denek grubu öğrencilerinin gelişim puanları kendi aralarında karşılaştırıldığında verilen futbol teknik eğitiminin, öğrencilerin teknik gelişim sürecine olumlu yönde katkı sağladığı ve bu katkı sonucunda meydana gelen gelişimin kalıcı olduğu kabul edilebilir.Anahtar Kelimeler: Futbol, lateralite, ayak tercihi, bilateral transfer, beceri antrenmanı1.SUMMARYEFFECT OF 8 WEEKS BILATERAL FOOTBALL TRAINING PROGRAM FOR 11-12 AGE GROUP CHILDREN OVER LEARNING TRANSFER AND PERMANENCY OF THE LEARNING TRANSFERUsing the dominant and recessive feet very well provides important advantages for the football players while playing football. Because of this; the importance of bilateral skill trainings for lower extremity in football has increased and footballers’ using both of their feet very well has become necessary for them.40 girls and 40 boys who have never involved in a football club exercise in Edirne have joined our exercise. The purpose of our project is to investigate the effects of the football skills which are gained after trainings between unilateral football training programmes and bilateral training programmes.A Renewed Waterloo Foot Preference Survey has been used to evaluate the students’ tendency on foot preference. Three students from experimental group and one student from control group have joined the basic technical training programmes and their values of wall pass, dribbling, keepie uppie, shot on target have been compared.After the trainings, when pre test – post test and post test permanency values were compared a significant difference was found between wall pass, cannon-ricochet and dribbling values (p<0.05). No significant difference was found when wall pass, dribbling and well directed shot to the target permanency values were compared (p>0.05).As a result of data obtained, scientific tests performed before the trainings planned to give football education to 11-12 age group children were repeated after trainings continued for two months; and when development scores of control and subject group students were compared with each other, it may be accepted that the football technique training is given has provided a positive contribution to technical development process of the students and the development occurred is permanent as a result of this contribution. Key words: Football, laterality, foot preference, bilateral transfer, skill trainingItem Metadata only 11-14. gestasyonel haftalarda duktus venozus dopplerinin nukal kalınlık ölçümü ile birlikte kullanımının fetal sonlanım açısından değerlendirilmesi(Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2005) Sezen, Devrim; Kavak, Zehra Neşe; Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim DalıItem Metadata only 12 Eylül Türk siyasetinde sivil-asker ilişkileri(1980-1987)(Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2009) Sunay, Cengiz; Beyoğlu, Süleyman; Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Anabilim DalıÖZBu çalışmada, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde meydana gelen askeri darbelerin son halkası olan 12 Eylül Müdahalesini yaratan şartlar, cumhuriyetin kuruluşundaki siyasi gelişmeler ışığında incelenmeye çalışılmıştır. Tarihsel süreç içinde iç ve dış gelişmelere bağlı olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin geçirdiği evrimin ana hatlarını belirleyen faktörler ortaya konulmaya çalışılmıştır. 27 Mayıs ve 12 Mart darbelerinin ardından bir anlamda, devlet otoritesinin tam olarak tesisinin amaçlandığı, 1982 Anayasasına ruhunu veren anlayışın, askerlerin önceki iki darbeden farklı olarak siyasi sistem üzerindeki vesayet edici etkinliklerini kurumsallaştırma iradesi olduğu iddia edilmektedir. 12 Eylül’ün, etkileri günümüzde de devam eden kısmî başarısının, önceki iki darbenin aksine, ordu hiyerarşisi içinde yapılmasıyla doğrudan bağlantılı olduğu vurgulanmakta; askeri darbelerin sadece siviller için değil, aynı zamanda ordu açısından taşıdığı riskler ortaya konulmaktadır. Toplumsal değişmenin siyasi sisteme yansıma biçiminin ortaya çıkardığı çatışma olgusunun iç ve dış mihraklar tarafından tahriki ve bunun neticesinde meydana gelen, sivil siyasete ve siyasetçilere duyulan güven erozyonunun suiistimali neticesinde, militarizmin ontolojik karakterinin toplumsal ve siyasi hayata teşmil edilmesi gayretinin kısa bir süre için kazandığı başarıya rağmen, sonunda yenilgiye uğradığı ileri sürülmektedir. Anahtar Kelimeler: Ordu, Kemalizm, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, Darbe, Müdahale, Muhtıra.ABSTRACT This dissertation examines the political conditions which led to the coup d’état of 12 September 1980. It aims to situate the coup d’état of 1980 in the broader context of military interventions which influenced Turkish politics since the foundation of Turkish Republic. This study argues that the military and bureaucratic cadre, which successfully carried out the coup d’état of 1980, aimed at establishing a military tutelage system over Turkish politics with the constitution of 1982. This specific characteristic differentiates the coup d’état of 1980 from the military interventions 1960 and 1971. Moreover, unlike previous coup d’états, the 1980 coup d’état was prepared and carried out within the chain of command of the Turkish Army and this played an important role in its short term success. Turkish politics in 1970s was marked by social tensions and conflict, which were direct results of social transformations. While social and political conflicts were exacerbated by the intervention of domestic and international forces, certain groups within the Turkish Army took advantage of society’s distrust to civilian politics and politicians by carrying out a coup d’état. These groups tried to reshape Turkish society and politics after a militaristic model. This dissertation argues that even though their project was relatively successful in the short term, it was doomed to fail in the face of Turkish society’s desire for normalization and democracy. Key Words: Turkish Army, Kemalism, Coup d’état of 27 May 1960, Memorandum of 12 March 1971, Coup d’état of 12 September 1980, military intervention, coup by memorandum.Item Metadata only 12-18 yaşlardaki ergenlerde intihar girişimler: kliniğe başvuran bir grupta psikiyatrik tanı, sosyodemografik ve psikososyal özelliklerin değerlendirilmesi(Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2010) Akın, Elif; Berkem, Meral; Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim DalıItem Metadata only 13-15 yaş genç amatör futbolcularda farklılıkla öğrenme metodunun bilateral gelişime etkisinin incelenmesi(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2018) Şener, Mesut; Erdil, N Güven; Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı13-15 Yaş Genç Amatör Futbolcularda Farklılıkla Öğrenme Metodunun Bilateral Gelişime Etkisinin İncelenmesi ÖğrencininAdı:MESUT ŞENERDanışmanı:PROF.DR.N.GÜVEN ERDİLAnabilim Dalı:BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR1.ÖZETAmaç:13- 15 yaş genç amatör futbolcularda 6 haftalık dominant olmayan ayağa yönelik farklılıkla öğrenme antrenmanı öncesi ve sonrası futbolcularda dominant ayak içi pas isabetliliğini ölçerek bilateral gelişimi değerlendirmektir.Gereç ve Yöntem:Çalışmaya A.Hisarı Spor Kulübünde 3-4 yıllık sporculuk geçmişi olan, gönüllü sporcu onayı ve veli onayı ile sağ ayağı dominant olan yaşı en küçüğü 13, en büyüğü 15 olan 28 (n=28) genç amatör futbolcu katılmıştır 28 futbolcu, kontrol grubu 12 futbolcu (n= 12) ve farklılıkla öğrenme grubu 16 futbolcu (n=16) olarak iki grupa ayrılmıştır.Her iki grup da çalışma öncesi ve sonrası ayak içi pas atışı isabetliliğine yönelik ön ve son teste alınmıştır.Futbolculara 6 hafta ve haftada 3 defa ısınma süresi hariç 16 dakikalık geleneksel ve farklılıkla öğrenme metodu antrenmanı uygulatılmıştır.Katılımcıların yaşları kilosu sporculuk tecrübeleri kaydedilmiştir.Bulgular ve Sonuçlar:Kontrol grubu ve farklılıkla öğrenme metodu grubu arasında antrenman öncesi ve sonrası 5 -10 ve 15 m. ayak içi pas atışı isabet puanları ortalamaları arasında anlamlı farklılıklar yoktur.Artış oranları incelendiğinde ise kontrol grubunun antrenman metodunun daha iyi olduğu söylenebilir.Bir başka değişle 6 haftalık bir programın süre açısından 13-15 yaş grubundaki futbolcuların bilateral gelişimine katkı sağlamak açısından yeterli etkiyi yapamadığı gözlemlenmiştir.--------------------A Research Study On Effects Of Differential Learning Method on Bilateral Development in Amateur Young Footballers (13- 15 ages)Student Name:MESUT ŞENERConsultant: PROF. DR. N. GÜVEN ERDİL: Department of Physical Education and Sport2. ABSTRACTPurpose: Aim of this study is to evaluate the bilateral development of footballers by measuring the inner-foot kick accuracy of dominant foot before and after differential learning training of 6 months for non-dominant foot in young amateur footballers aged 13-15.Material and Method:The study was participated by 28 young amateur football players (n = 28) aged 13 to 15 who have right-foot dominance and 3 to 4 years athletic history at Anadolu Hisarı Sports Club as a volunteer sportsman under parental permission. The 28 players were divided into two groups, which are the control group with 12 players (n=12) and the differential learning group with 16 players (n=16). Both groups were subjected to preliminary and final testing to determine the inner-foot kick accuracy before and after the training. For six weeks and three times a week, which totals 18 training units, the players went through a traditional and differential learning training in 16-minutes excluding the warm-up period. The age, weight, and sportive background data of participants were recorded.Findings and Results:As for the mean accuracy rates of inner-foot pass kick to 5, 10 and 15 meters after and prior to training, there is no significant difference between the control group and differential learning method group.When the increase rates are examined, it can be said that the training method of the control group is better. In other words, it was observed that a six-weeks program could not make satisfactory difference in terms of duration and its contribution to bilateral development of footballers aged 13-15.Item Metadata only 15 Yaş altı çalışan çocuklar ile aynı yaş grubundaki okuyan çocukların sağlık ve sosyal yönden karşılaştırılması(Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1998) Fırat, Murat; EHayran, Osman; Halk Sağlığı Anabilim DalıItem Metadata only 15. yüzyıl herat mûsikî ekolü ve benâî’nđn risâle-i mûsikî’si(Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015) Abbasoğlu, Zeynep Yıldız; Turabi, Ahmet Hakkı; İslam Tarihi ve Sanatları Anabilim Dalı İslam Tarihi ve Sanatları Bilim DalıÖZETHerat Mûsikî Ekolü, 15.yy’da Orta Asya’da hüküm sürmüş olan Timurlu devletinin sanat hâmileri öncülüğünde gelişmiş ve özellikle Osmanlı/Türk mûsikîsi tarihi literatüründe yeri olan, önemli bir sanat hareketi olarak karşımıza çıkmaktadır. Orta Asya coğrafyasının çok geniş olan kültürel etkileşim alanı sebebiyle, form, makam ve usûl anlayışı açısından pek çok kültürden etkilenmiş, bu anlayışları kendi kültürü içerisinde değerlendirerek geliştirmiş ve daha sonra pek çok kültürü etkilemiş olan ve kendinden sonra, özellikle Osmanlı coğrafyasında okunup şerhleri yapılan risâlelerin kaleme alındığı bir mûsikî akımıdır. Bu risâlelerin en önemlilerinden biri, Benâî’nin Rîsâle-i Mûsikî adlı eseridir. Bu tez, Herat Mûsikî Ekolü’nün tanımı ve sınırlarını, tarihî, felsefî, sosyal ve kültürel bir perspektiften, makam müziği tarihi, metodolojisi ve müzik-bilim içerisindeki önemini ve Herat Mûsikî Ekolü’ne dahil olan, Benâî’nin Risâle-i Mûsikî adlı eserinin, makam müziği nazariyesine katkılarını ortaya koymayı amaçlamaktadır.SUMMARYHerat School of Music emerges as an important art movement that developed in the lead of art sponsors of the Timurid Empire that prevailed during 15th century in Central Asia and that has a place in the literature of Ottoman/Turkish music history. Due to the immense cultural interaction area of the Central Asia, it is a music movement that was influenced by quite a few cultures in terms of form, maqam and usul(rhythm), that improved these insights through processing them within its own culture and subsequently influencing many other cultures, and that led to treatises which were read and annotated in the Ottoman territories. One of the very important treatises is Benâî's Risâle-i Mûsikî. This dissertation aims to put forth the definition and limitations of the Herat Music School, its importance in maqam music, methodology and musicology from a historical, philosophical and cultural perspective, and the contrubiton of Benâî's Risâle-i Mûsikî, which is included in the Herat Music School, to the maqam music theory.Item Metadata only 15. yüzyıl şairlerinden Muhammed’in Sîretü’n Nebî ’si(Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2016) Özfırat, Bayram; Öztoprak, Nihat; Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Eski Türk Edebiyatı Bilim dalıÖZETHz. Peygamber ve sahabelerinin haberlerini ve ilk Müslümanların yaşadığı hadiseleri kaybolmaktan koruma düşüncesi, Hz. Peygamber’in siyerini yazma geleneğini başlatmıştır. Bu gelenek Türk edebiyatında 14. yüzyılda Erzurumlu Kadı Darîr’in tercüme niteliğindeki Sîretü’n-nebî adlı eseriyle başlamış ve günümüze kadar gelmiştir. Darîr’in mensur olan Sîretü’n-nebî’sinde, yer yer manzum parçalar da vardır. Bu tezin konusu olan Muhammed’in Sîretü’n-nebî’sinin ise tamamı manzumdur ve eser 15. yüzyılda Muhammed adında biri tarafından yazılmıştır. “Muhammed” isminin müellifin asıl adı olduğu tahmin edilmektedir. Müellif eserinde, mahlas olarak Velî’yi tercih etmiştir. Tezkirelerde veya 15. yüzyıla ait diğer kaynaklarda görebildiğimiz kadarıyla Muhammed’in Sîretü’n-nebî’si hakkında herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Çoğu kütüphane kataloğunda, Sîretü’n-nebî’nin müellifi olarak farklı adlar görülmektedir. Bunlardan bazıları “Âşıkî, Mehmed, Abdullah Zâhidî Efendi, Abdurrahman, Mehmet Halife, Muhammed, Muhammed Hakkı, Derviş Öksüz, Molla Velî’dir. Eserin 43 nüshası tespit edilmiştir. Bunlar içinde 494 varaklık en eski nüsha, İBB Atatürk Kitaplığı Nadir Eserler kütüphanesindedir ve istinsah tarihi H. 939 (M. 1532)’dur. Eserin yazım tarihi H. 872 (M. 1467)’dir. Kaynaklarda Muhammed’in Sîretü’n-Nebî’sine kadar tamamı manzum olarak yazılmış başka bir siyer kitabı görülmemektedir. Bu nedenle eser, Türk edebiyatında siyer türünün bütün özelliklerini bünyesinde barındıran ve tamamı manzum olarak kaleme alınmış ilk siyer kitabıdır. ABSTRACTThe thought on protecting the news of The Prophet Muhammed and his siyer and the events they experienced from loss has initiated tradition of The Prophet siyar writing. This tradition in Turkish literature started with a translation of the work called Sîretü’n- nebî by Erzurumlu Mustafa Kadı Darîr in the 14th century and has continued up to now. There are verses in Sîretü’n-nebî written in prose by Darir. Muhammed’s Sîretü’n-nebî, which is the subject of this thesis, is completely in the form of verses and was written by a man called Muhammed in the 15thcentury. It is estimated that the name “Muhammed” is the original name of the author. The author in this work preferred to write under the pseudonym of Muhammed. As we can see, there is no record of all’s work in tezkires and in the other sources in the 15th century. In most catalogs, many different names are seen as the author of Sîretü’n-nebî. Some of them are Mehmed, Âşıkî, Abdullah Zâhidî Efendi, Abdurrahman, Mehmet Halife, Muhammed, Muhammed Hakkı, Derviş Öksüz, Molla Velî. 43 copies of this work have been determined. Of all copies the oldest copy which has 494 page is in the rare books in the library of IBB Atatürk and the date of the copy is H. 939 (M. 1468). The date of the writing of this work is H. 872 (M. 1467). In the written sources there are no other siyer books which were completely written in verses like Muhammed’s Sîretü’n-nebî, therefore, the work is the first siyer book which has all features of its kind and was completely written in verses in Turkish literature.Item Metadata only 16. ve 17. asır Osmanlı şer’ iyye sicillerinde mudarebe ortaklığı: Galata örneği(Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1996) Gedikli, Fethi; Aydın, MAkif; Kamu Hukuku Anabilim DalıPublication Metadata only 16. ve 18. yüzyıllarda Konfüçyanizm'in dini mahiyeti tartışmaları(2024) Çifci, Esra; Taşpınar, İsmail; Marmara Üniversitesi; Sosyal Bilimler Enstitüsü; Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilimdalı; Felsefe ve Din Bilimleri Bilim DalıÖzetErken sömürgecilik döneminde Hristiyan Avrupa ile Konfüçyanist Çin arasındaki karşılaşma, modern Batı düşüncesi üzerinde Amerika'nın keşfinin önemine benzer bir etki yaratmıştır. 16.-18. yüzyıllarda Cizvit misyonerleri öncülüğünde gerçekleşen bu kültürlerarası karşılaşma dönemi; religion kelimesinin modern bir kategori olarak inşası ve Konfüçyanizm’in bir din olup olmadığına ilişkin hararetli tartışmalar olmak üzere iki önemli gelişmeyle sonuçlanmıştır. Her ne kadar post-kolonyal dönemde yapılan araştırmalar modern religion kavramının köklerinin aydınlanma döneminde gerçekleşen bu kültürler arası karşılaşmaya dayandığına dikkat çekse de Konfüçyanizm’in, kavramın şekillenmesindeki derin etkisi ve aydınlanma dönemindeki rolü büyük oranda ihmal edilmiştir. Bu çalışmada, 16.-18. yüzyıllar arasında Cizvit misyonerleri tarafından Avrupa’ya tanıtılan Konfüçyanizm’in dini doğasının, modern düşüncedeki kavramların inşasına etkisi incelenecektir. Daha özelde ise Konfüçyanizm’in dini mahiyeti hakkındaki tartışmaların, religion kavramının modernleşme serüvenindeki rolü araştırılacaktır. Bu iki olgu arasındaki bağlantı ise modern düşünceye doğru evrimde kritik bir faktör olan akıl ve vahiy tartışmaları üzerinden kurulacaktır. Aklı vahyin boyunduruğu altına vererek birleştiren Hristiyanlığın Augustinusçu yorumundan bir kopuşun yaşandığı aydınlanma döneminde, Konfüçyanizm’in bu iki olgunun ayrıştırılmasını tetikleyerek hem sekülerizm hem de religion kavramının yeniden formüle edilmesinde önemli bir rol oynadığı öne sürülecektir. Bu ayrışmanın sonucunda ise Konfüçyanizm’in dini mahiyetinin muğlaklaştığı iddia edilecektir. 16.-18. yüzyıllar arasındaki Konfüçyanizmle karşılaşma deneyimi üzerinden modern Batı düşüncesi ve kavramları üzerindeki Doğu etkisine ışık tutacak olan bu çalışma, aynı zamanda Konfüçyanizm’in dini doğası etrafındaki tartışmalara içkin ideolojik boyutları aydınlatacaktır.Item Metadata only 16. yüzyıl osmanlı kale kuşatmaları (strateji, taktik, kuşatma aşamaları ve teknolojisi)(Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2014) Göger, Veysel; Doğan, Muzaffer; Türk Tarihi Anabilim Dalı Yeniçağ Tarihi Bilim DalıÖZETBu çalışma, 16. asır Osmanlı Kuşatma Savaşlarını çeşitli veçhelerden incelemektedir. Öncelikle her kale muhasarası karşılaştırmalı kaynak değerlendirilmesiyle ele alınmış daha sonra bütüncül bakış açısıyla tespitlerde bulunulmuştur. İlk olarak 16. asır öncesi Osmanlı muhasaraları genel çizgileriyle gözden geçirilmiş, akabinde incelenen asırdaki kuşatmaların genel bir dökümü yapılmış ve kalelerin fetih yöntemleri belirlenmiştir. Alınamayan kaleler ayrı bir başlık altında değerlendirildikten sonra, muhasara edilen kalelerin fiziki yapılarına değinilmiştir. Askeri Devrim Kuramı ele alınan konu açısından sorgulanarak tenkide tabi tutulmuş ve net bulgulara ulaşılmıştır. Osmanlı kale muhasaralarının aşamaları detaylı bir analiz ile gün yüzüne çıkarılmış; Osmanlı kuşatma ordularının temel stratejisi ve taktikleri ile müdafilerin savunma strateji ve taktikleri ortaya konulmuştur.Son olarak Osmanlı kuşatma savaşlarında neticeye tesir eden faktörler belirlenerek tetkik edilmiştir. Burada kuşatma sırasındaki lojistik faaliyetler, iklim ve doğa olayları, motivasyonel ve psikolojik unsurlar, istihbarat ve casusluk faaliyetleri, hastalıklar ile ordunun komutası üzerine yoğunlaşılmıştır. Osmanlı muhasara teknolojisine tezin başından itibaren metin içinde yeri geldikçe değinilmiştir.ABSTRACTThis work examines the Ottoman siege wars of 16. Century in various respects. At first, all castle sieges were observed with comparative evaluation of the sources and later identifications were made in integral perspective. First of all, the Ottoman sieges before 16. Century were looked over in general lines, after that a general enumeration of sieges in the mentioned century was made, and conquest ways of castles were identified. Physical structures of besieged castles were examined, after castles which couldn’t be conquered were evaluated under a different title. Military Revolution Theory was criticized in respect of the observed subject and there could be reached to certain findings. Stages of the Ottoman castle sieges were enlightened with a detailed analysis; basic strategy and tactics of the Ottoman besieging armies, and defense strategy and tactics of defenders were displayed.At the end the factors affecting the result in the Ottoman siege wars were identified and criticized. Here it was concentrated on logistic activities during besieging, matters of climax and nature, motivational and physiological elements, intelligence and espionage activities, disease and commanding of army. From beginning in the text occasionally it was looked over the Ottoman besieging technology. Anahtar Kelimeler: Osmanlı İmparatorluğu, 16. Yüzyıl, Kale Kuşatmaları, Askeri Devrim, Strateji, Taktik, Teknoloji.Item Metadata only 16. yüzyıl şairlerinden Baki, Fuzuli, Hayali, Nev’ i ve Yahya Bey divanlarında bitkilerle ilgili bazı hususiyetler(Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 1993) Kartal, Nuray; Sefercioğlu, M Nejat; Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim dalı Eski Türk Edebiyatı Bilim dalı